Brezilya diye söylenince,
aklıma,
Futbol düşer.
Yeşil sarı bayrak
samba okulları ile,
rengarenk karnavallar.
Rio sahilleri
ve de Amazon ormanlarında kıvrılan,
yeni doğmuş bir bebek gibi masum nehir aşkları.
Kahvenin enfes tadında ,
masmavi saçlı jagaranda ağaçları gölgesinde
Latin Amerika devrimi ile
en önemlim olan ,
anlamım :
sen gelirsin ,
AKLIMA..
3 Mayıs 2016 Salı
SEN BENİ BEN SENİ TANIMADAN ÖNCE
kendimi bildim bileli
her gün, nefes alışveriş gibi
seni düşünmek,
benim için insan olma sevinci.
çocuk oldum
ufacık omuzlarımda
su taşıdım
ezildim
ama can verdim
tütün fidelerine
tütün kırdım
elim simsiyah tütün zehiri bulaşığı iken
ben sigaraya erken başladım.
efkarımda sen vardın
sana hiç ama hiç sitem etmedim.
sen beni, ben seni tanımadan önce.
bulaşık yıkadım gölgede,
tarladan geçti çocuk bedenim
komi oldum tatil sitesinde,
çok kadeh kırdım
zararımdan dolayı efkarlandım
içkiye başladım.
sen beni,ben seni tanımadan önce.
Kış aylarında zeytin topladım
asırlık zeytin ağaçlarının
siyah çekirdekli göz yaşlarını avuçladım
ama asla yağ çekmedim
patronuma
yalaka olmadım,
mesela nokta kadar menfaat için virgül kadar eğilmedim.
yaşamımın edebiyatında.
sen beni, ben seni tanımadan önce,
Seninle yürüdüm seninle büyüdüm
seni hissettim her yürek aşk atımlarımda.
seninle olgunlaştım bir türlü güneşi doğurtamayan koyu direnişli kış gecelerinde.
sen beni,ben seni tanımadan önce.
ben göçebe kuşların kaderine iliştim.
muptelası oldum mülteciler adam'ı oldum.
ben hep gurbettim ,
sen ise hep özlemli sılam oldun.
er yada geç dirimle ölümle,
sana dönmeyi hayal ettim.
sen beni, ben seni tanımadan önce.
Ben seni mısra mısra ezberledim.
az yada çok hep vardın,
senin için yazdığım nice şiirlerimde.
cümleciklerin gizli öznelerindeydin.
öyle hislendim ki
ben seni tanıdıktan sonra,
ve hala farkında olmadığın beni
okuyup kendi üstüne alınasın diye
utanmadan sıkılmadan doymadan sevgine,
AÇ AÇINA sana şiirler yazacağım,
sırf ama sırf acaba bu şiir banamı dediğin ana kadar.
''O'' an geldiğinde......
İNANKİ BEN
ADAM GİBİ ŞAİR OLACAĞIM.
Levent ÖZCAN.
her gün, nefes alışveriş gibi
seni düşünmek,
benim için insan olma sevinci.
çocuk oldum
ufacık omuzlarımda
su taşıdım
ezildim
ama can verdim
tütün fidelerine
tütün kırdım
elim simsiyah tütün zehiri bulaşığı iken
ben sigaraya erken başladım.
efkarımda sen vardın
sana hiç ama hiç sitem etmedim.
sen beni, ben seni tanımadan önce.
bulaşık yıkadım gölgede,
tarladan geçti çocuk bedenim
komi oldum tatil sitesinde,
çok kadeh kırdım
zararımdan dolayı efkarlandım
içkiye başladım.
sen beni,ben seni tanımadan önce.
Kış aylarında zeytin topladım
asırlık zeytin ağaçlarının
siyah çekirdekli göz yaşlarını avuçladım
ama asla yağ çekmedim
patronuma
yalaka olmadım,
mesela nokta kadar menfaat için virgül kadar eğilmedim.
yaşamımın edebiyatında.
sen beni, ben seni tanımadan önce,
Seninle yürüdüm seninle büyüdüm
seni hissettim her yürek aşk atımlarımda.
seninle olgunlaştım bir türlü güneşi doğurtamayan koyu direnişli kış gecelerinde.
sen beni,ben seni tanımadan önce.
ben göçebe kuşların kaderine iliştim.
muptelası oldum mülteciler adam'ı oldum.
ben hep gurbettim ,
sen ise hep özlemli sılam oldun.
er yada geç dirimle ölümle,
sana dönmeyi hayal ettim.
sen beni, ben seni tanımadan önce.
Ben seni mısra mısra ezberledim.
az yada çok hep vardın,
senin için yazdığım nice şiirlerimde.
cümleciklerin gizli öznelerindeydin.
öyle hislendim ki
ben seni tanıdıktan sonra,
ve hala farkında olmadığın beni
okuyup kendi üstüne alınasın diye
utanmadan sıkılmadan doymadan sevgine,
AÇ AÇINA sana şiirler yazacağım,
sırf ama sırf acaba bu şiir banamı dediğin ana kadar.
''O'' an geldiğinde......
İNANKİ BEN
ADAM GİBİ ŞAİR OLACAĞIM.
Levent ÖZCAN.
27 Nisan 2016 Çarşamba
Normal bir şiir
azıcık aştan azıcık aşktan
azıcık senden azıcık benden
bir kaç mısra katmalaıyım şiir tadında
iki kişilik yazmalıyım bu gün nedense
sevinci sönmek üzere bir gündeyim
dağların gölgeleri DEVLEŞMİŞ
direniyor karanlığı sensiz aydınlık nefeslerim.
karanlık geceye gebe
sensizliklik kocaman bir sessizlik
..
Aş tan dedikya
Burjuva iş güzarlığıyla
emekçiden çalmadan
doyuyor karnımız işte.
Sol adımlarımdayım
Sol atımlarımdayım
sana karşı
farkın farkındasın
bedenim doyduğunda
sana senin aşkına
daha ama daha devrim yanındayım
karın kolay tok olur
ya aç sana aç olan yüreğim
nasıl doyar sana.
iklim farkın var
farklı bitkilerin örttüğü
farklı lehçelerin dil dolu ilindesin
benim kibar olan günlerim
sende yumuşak
senin kadın rengin
bende bahar sunar
yazıma sonbaharıma kışıma
mesafeler yorgunu
özlemlerde
dalgalanır mvi yakarışlar
sen ovaları deniz eylersin
ben denizlerde seni büyütürüm gözümde
..........
azıcık aştan azıcık aşktan
azıcık senden azıcık benden
bir kaç mısra katmalaıyım şiir tadında
iki kişilik yazmalıyım bu gün nedense
sevinci sönmek üzere bir gündeyim
dağların gölgeleri DEVLEŞMİŞ
direniyor karanlığı sensiz aydınlık nefeslerim.
karanlık geceye gebe
sensizliklik kocaman bir sessizlik
..
Aş tan dedikya
Burjuva iş güzarlığıyla
emekçiden çalmadan
doyuyor karnımız işte.
Sol adımlarımdayım
Sol atımlarımdayım
sana karşı
farkın farkındasın
bedenim doyduğunda
sana senin aşkına
daha ama daha devrim yanındayım
karın kolay tok olur
ya aç sana aç olan yüreğim
nasıl doyar sana.
iklim farkın var
farklı bitkilerin örttüğü
farklı lehçelerin dil dolu ilindesin
benim kibar olan günlerim
sende yumuşak
senin kadın rengin
bende bahar sunar
yazıma sonbaharıma kışıma
mesafeler yorgunu
özlemlerde
dalgalanır mvi yakarışlar
sen ovaları deniz eylersin
ben denizlerde seni büyütürüm gözümde
..........
18 Nisan 2016 Pazartesi
YAŞAMAK
yaşamak için
proten çeşidi
vitamin düzeni
atmosfer teneffüsü
solumak gerek canlı canlı
yaşadığın anı.
toprak gibi kokmalı aşklar
ıslandıkça göz yaşlarıyla.
Hasret olmalı
sıla gibi
kıvrılmalı buram buram tütmeli
sevdalar.
aşk için sen olmalısın bana.
sen sen......
boş bir ibadet gibi değil
gözümün gördüğü
senin etin,
senin tenin
senin kadın rengin olmalı
gözlerim değmeli
çağlamalı gözlerinin renginde sözcüklerim.
aşk şiirlerini
yazabilmeli
sol atımlarım.
yaşamam için
protein
vitamin
nefes alışverişimsin SEN.
SEN
SEN
BENİM
yaşamak için
en mantıklı
ifademsin..
Levent ÖZCAN
proten çeşidi
vitamin düzeni
atmosfer teneffüsü
solumak gerek canlı canlı
yaşadığın anı.
toprak gibi kokmalı aşklar
ıslandıkça göz yaşlarıyla.
Hasret olmalı
sıla gibi
kıvrılmalı buram buram tütmeli
sevdalar.
aşk için sen olmalısın bana.
sen sen......
boş bir ibadet gibi değil
gözümün gördüğü
senin etin,
senin tenin
senin kadın rengin olmalı
gözlerim değmeli
çağlamalı gözlerinin renginde sözcüklerim.
aşk şiirlerini
yazabilmeli
sol atımlarım.
yaşamam için
protein
vitamin
nefes alışverişimsin SEN.
SEN
SEN
BENİM
yaşamak için
en mantıklı
ifademsin..
Levent ÖZCAN
6 Nisan 2016 Çarşamba
ATEŞ
Yandığın kadar,
kül bırakırsın benim atmosferime.
sağda solda iki akciğerim var.
dumanınla öksürtsen ne yazar.
sonra da
ciğerin beş para etmez diyemezsin bana.
benim solum zaten yangın yeri.
Devrimci kalemim var benim.
her manzara bende bembeyaz sayfa,
yazagelerim yıllar yıllarca.
hiçbir güzelliği kirletmiş,
bitirmiş hiç değilim.
benim güzelliğim şiirlerim.
Ya , senin neyin ?
iki kelimenle yaklaşsana bana!!
Kaç sahneye sığdıryorsun
kaç role doyuruyorsun kişiliğini ?
bir gün yanardağ ateşi
öbür gün bir türlü yanmayan mangal kömürü gibisin.
Ben seni Çözdüm güzelim.
benim ormanımı kül etmen için
daha çok beni okuyup anlamalısın.
senin ateşin
kelimelerimin sağnağında buhar olup gider.
sende yandığınla kalırsın.
Levent ÖZCAN.
kül bırakırsın benim atmosferime.
sağda solda iki akciğerim var.
dumanınla öksürtsen ne yazar.
sonra da
ciğerin beş para etmez diyemezsin bana.
benim solum zaten yangın yeri.
Devrimci kalemim var benim.
her manzara bende bembeyaz sayfa,
yazagelerim yıllar yıllarca.
hiçbir güzelliği kirletmiş,
bitirmiş hiç değilim.
benim güzelliğim şiirlerim.
Ya , senin neyin ?
iki kelimenle yaklaşsana bana!!
Kaç sahneye sığdıryorsun
kaç role doyuruyorsun kişiliğini ?
bir gün yanardağ ateşi
öbür gün bir türlü yanmayan mangal kömürü gibisin.
Ben seni Çözdüm güzelim.
benim ormanımı kül etmen için
daha çok beni okuyup anlamalısın.
senin ateşin
kelimelerimin sağnağında buhar olup gider.
sende yandığınla kalırsın.
Levent ÖZCAN.
2 Nisan 2016 Cumartesi
AŞK
Bakışırken gözler denk düşer yüreğe,
Saltanatını deviremezsin ironik deyişlerin.,
Bir gündeşlik arkadaştır gün.
Satamazsın kapkaranlık geceye..
Deniz, sıkıntılı kare ölümlü ağ düşkünü sevdalar.,
Gönül kör noktada durur, mavinin gece siyahı tonunda.
Tattırma (aşkı) ağıtsal, boynu bükük yakarış ağlamalarda.
Gelgitler yaşatan hatta ay , kocaman dalgalı, köpük köpük saçlı.
Oynaşıp durur kumsal ayak izdüşümlerinde.
Elini vur düşkünlüğünü yaz koskocaman mavi yorgunu gecelere.
Aşkı tat ya , yada at,
Bir zeytin ağacının neredeyse asırlık olan yanlızlığına göm.
Çam ağaçlarının reçine kıvamında dondur sevdanı.
Aşk düştü mü yüreğe
ne saltanatı kalır düşüncenin
nede mülteliciği kalır gözlerinin.
Gece bile gündüzdür en koyu direnişlerinde.
Bir bardak su bile uçsuz bucaksız okyanus gelir insana.
Bir kulaçta kavuşmak istersin ufukların yavuklusu sevdana.
AŞK SANATTIR.
Levent ÖZCAN
Saltanatını deviremezsin ironik deyişlerin.,
Bir gündeşlik arkadaştır gün.
Satamazsın kapkaranlık geceye..
Deniz, sıkıntılı kare ölümlü ağ düşkünü sevdalar.,
Gönül kör noktada durur, mavinin gece siyahı tonunda.
Tattırma (aşkı) ağıtsal, boynu bükük yakarış ağlamalarda.
Gelgitler yaşatan hatta ay , kocaman dalgalı, köpük köpük saçlı.
Oynaşıp durur kumsal ayak izdüşümlerinde.
Elini vur düşkünlüğünü yaz koskocaman mavi yorgunu gecelere.
Aşkı tat ya , yada at,
Bir zeytin ağacının neredeyse asırlık olan yanlızlığına göm.
Çam ağaçlarının reçine kıvamında dondur sevdanı.
Aşk düştü mü yüreğe
ne saltanatı kalır düşüncenin
nede mülteliciği kalır gözlerinin.
Gece bile gündüzdür en koyu direnişlerinde.
Bir bardak su bile uçsuz bucaksız okyanus gelir insana.
Bir kulaçta kavuşmak istersin ufukların yavuklusu sevdana.
AŞK SANATTIR.
Aşk şanstır,
yaşama dair inançtır.Levent ÖZCAN
31 Mart 2016 Perşembe
şiir.
aşkı yazmak için aşık
özgürlüğü yazmak için kuş gibi,
yoksuluğu yazmak için aç,
devrimi yazmak için devrimci,
olmak gerekiyormuş.
Şiir yazmak için ise ŞAİR olmak
hiç gerekmiyormuş.
Aşk bitince, ne aşk kalacak ne sevgili,
özgürlük olmayınca kuş kanat kırsa maviliklere ne yazar
açlıktan ölünce yoksulluk bitecek mi sanki,
Devrim yapamadıktan sonra ne aşk,ne özgürlük nede tokluk
kalacak.
Birisi gelecek yine aşık,yine tutsak yine dar ağacında
açı açına şiirler yazacak.
Levent ÖZCAN
özgürlüğü yazmak için kuş gibi,
yoksuluğu yazmak için aç,
devrimi yazmak için devrimci,
olmak gerekiyormuş.
Şiir yazmak için ise ŞAİR olmak
hiç gerekmiyormuş.
Aşk bitince, ne aşk kalacak ne sevgili,
özgürlük olmayınca kuş kanat kırsa maviliklere ne yazar
açlıktan ölünce yoksulluk bitecek mi sanki,
Devrim yapamadıktan sonra ne aşk,ne özgürlük nede tokluk
kalacak.
Birisi gelecek yine aşık,yine tutsak yine dar ağacında
açı açına şiirler yazacak.
Levent ÖZCAN
kadın.
hani devrim kadını olmasan,
ne saçların ne gözlerin,
ne gülüşlerin.
ne dişiliğin ,
umurumda.
Esaretten nefret etsemde.
Seni sen yapana tutsağım ben,
dalgalanan bir bayrak gibi
saçlarının gölgesindeki düşüncelerin,
umut kaynağı gözlerinin içi,
ve kulaklarımda yankılanan gülüşlerin.
bir devrim marşı gibi.
her kadın dişidir.
ama her kadın devrimci kadın kadar,
güzel olamaz ki.......
Levent ÖZCAN.
ne saçların ne gözlerin,
ne gülüşlerin.
ne dişiliğin ,
umurumda.
Esaretten nefret etsemde.
Seni sen yapana tutsağım ben,
dalgalanan bir bayrak gibi
saçlarının gölgesindeki düşüncelerin,
umut kaynağı gözlerinin içi,
ve kulaklarımda yankılanan gülüşlerin.
bir devrim marşı gibi.
her kadın dişidir.
ama her kadın devrimci kadın kadar,
güzel olamaz ki.......
Levent ÖZCAN.
25 Mart 2016 Cuma
Kayalıklar.
Durgun.
Rota uzağı yorgun,
Göz görümü belirginliği yakın.,
Ilıman rüzgarların eksilttiği
Yüz hatları oldukça belirginleşmiş,
Tuz tutsağı.
Albatrosların,martıların,sevgilisi, karabatakların kanat gerginliği NEFES odağı,
Kayalıklar.
Yağlı boya fırçanın eteklerinde dans ettiği,
Beyaz renk cümbüşü dalgaların efendisi,
Özünde volkanik,
Keşmekeşlik kütlesinin sancısıyla,
Su kesitinin altı DÜŞÜNCEM kadar ağır,
Su üzeri hayallerimin pomza taşı kadar hafif görünümü
Mavinin heybetleşen dimdik hüznüyle,
Dert ortağı,
Sırdaşı,
İyot sarhoşu
Kayalıklar.
(TANIŞMAMIZIN YAZGISI SENDE OLSA GEREK)
Nice kadırgalar.kalyonlar.
Kim bilir kaç şilep miçosu,
Kim bilir kaç balıkçı tayfası,
Kim bilir kaç vapur yolcusu,
Kim bilir kaç Kaptan korkusu
sana karasal merhabalar getirmiştir,
karasal sevdalardan.
Sen suyu delmiş bir hançer başı gibi çıplak ve keskin,
Yaban güvercin yavrucakları sert bedeninde gagalarıyla yudumlar gökyüzünü.
Girinti ve çıkıntılarında binlerce kanat,
nice yalnızlık şiirlerini türkülerini havalandırır.,
göz görür nokta kadar uzak olsan da bana
yada her günkü patika serüvenimde
senin yalnızlığını seyrederken
meltem ile poyraz ile bir şekilde işte
Vururlar suratıma.
Ben insan okyanusunda yalnızım,
sen mavinin koynunda.
Levent ÖZCAN.
Rota uzağı yorgun,
Göz görümü belirginliği yakın.,
Ilıman rüzgarların eksilttiği
Yüz hatları oldukça belirginleşmiş,
Tuz tutsağı.
Albatrosların,martıların,sevgilisi, karabatakların kanat gerginliği NEFES odağı,
Kayalıklar.
Yağlı boya fırçanın eteklerinde dans ettiği,
Beyaz renk cümbüşü dalgaların efendisi,
Özünde volkanik,
Keşmekeşlik kütlesinin sancısıyla,
Su kesitinin altı DÜŞÜNCEM kadar ağır,
Su üzeri hayallerimin pomza taşı kadar hafif görünümü
Mavinin heybetleşen dimdik hüznüyle,
Dert ortağı,
Sırdaşı,
İyot sarhoşu
Kayalıklar.
(TANIŞMAMIZIN YAZGISI SENDE OLSA GEREK)
Nice kadırgalar.kalyonlar.
Kim bilir kaç şilep miçosu,
Kim bilir kaç balıkçı tayfası,
Kim bilir kaç vapur yolcusu,
Kim bilir kaç Kaptan korkusu
sana karasal merhabalar getirmiştir,
karasal sevdalardan.
Sen suyu delmiş bir hançer başı gibi çıplak ve keskin,
Yaban güvercin yavrucakları sert bedeninde gagalarıyla yudumlar gökyüzünü.
Girinti ve çıkıntılarında binlerce kanat,
nice yalnızlık şiirlerini türkülerini havalandırır.,
göz görür nokta kadar uzak olsan da bana
yada her günkü patika serüvenimde
senin yalnızlığını seyrederken
meltem ile poyraz ile bir şekilde işte
Vururlar suratıma.
Ben insan okyanusunda yalnızım,
sen mavinin koynunda.
Levent ÖZCAN.
24 Mart 2016 Perşembe
PAYDOS
Ismarlama şiirler yazarım.
Alın terim, bedenim işçi benim.
Ellerim kaba saba,
parmak boğumları nasırlarıyla,
kalemi sert tutar,
yüreğim ısmarlar,
ben yorgun, ben durgunum ama
yumuşacık şiirler düşünür,
bir kaç satır karalarım yinede,
emekten yana.
Karanlık Ege denizi aydınlanır,
adalar netleşir,
dalgalar susar.
Yıldızlarla ay , güneş olur.
kalemle kağıt buluşunca.
anca ben o zaman dinlenirim.
Levent ÖZCAN.
Alın terim, bedenim işçi benim.
Ellerim kaba saba,
parmak boğumları nasırlarıyla,
kalemi sert tutar,
yüreğim ısmarlar,
ben yorgun, ben durgunum ama
yumuşacık şiirler düşünür,
bir kaç satır karalarım yinede,
emekten yana.
Karanlık Ege denizi aydınlanır,
adalar netleşir,
dalgalar susar.
Yıldızlarla ay , güneş olur.
kalemle kağıt buluşunca.
anca ben o zaman dinlenirim.
Levent ÖZCAN.
Alınteri.
Kimimiz ana parası,
kimimiz baba parası,
kimimiz koca parası,
kimimiz karı parası,
kimimiz alın terimizi yeriz..
Ya şu ''devlet'' malını,
yiyenlere ne demeli.
Küfür etmekle,
bela okumakla,
hak aranmaz ki ........
Levent ÖZCAN
PARA
Kimimiz ana parası,
kimimiz baba parası,
kimimiz koca parası,
kimimiz karı parası,
kimimiz alnımızın hakkını yeriz..
Ya şu ''devlet'' malını,
yiyenlere ne demeli.
Küfür etmekle,
bela okumakla,
hak aranmaz ki ........
Levent ÖZCAN
kimimiz baba parası,
kimimiz koca parası,
kimimiz karı parası,
kimimiz alnımızın hakkını yeriz..
Ya şu ''devlet'' malını,
yiyenlere ne demeli.
Küfür etmekle,
bela okumakla,
hak aranmaz ki ........
Levent ÖZCAN
15 Mart 2016 Salı
ÖLMEDİM
Bugün de ölmedim,,,
Ne trafik kazası,
Ne geç gelen ambulanstan dolayı,
ne de hastahane kapısında.
Ölmedim diyorum size.
Ne maden işçisiyim,
yedi kat diplerde,
ne mülteciyim denizler üstünde.
Vatan sana,canım feda..
Kahpe kurşunlar yağmurunda
gencecik asker değilim,
polis değilim.
Kadın değilim koca elinde biçileyim
kız Öğrenci değilim ki,
taciz edileyim tecavüz edilip yakılayım
sonra da intihar edeyim.
Allah bilirim,kitap bilirim,
Mezhep bilirim, din bilirim
Önce insan diyen,
Alevi yoldaş değilim ki,
her cumadan sonra,katledileyim.
Okur değilim,yazar değilim,
hapislerde çürüyeyim.
gezici değilim, durağanım ,
ya dayaktan yada yakın kurşundan öleyim.
yada ekmek alma yolunda çocuk bedenimle katledileyim.
Mitinglere katılmam garlar önünde,
Sultanahmette turist ,
Ankara'da yaşayan biri hiç değilim,
bombalar patlatılsın gözümün önünde.
Sonra da can derdine düşeyim.
Daha çok sebep var ölmemem için,
makarnam midemde,
kömürüm sobamda
oyum çantada keklik olduğu sürece.
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın
der geçerim.
Dominik Cumhuriyetinde ki YARIŞMA!!!!
İle geçer gün ve gecelerim.
şiiri yazanın notu: (SENİN ALLAH BELANI VERSİN)
Levent ÖZCAN.
Ne trafik kazası,
Ne geç gelen ambulanstan dolayı,
ne de hastahane kapısında.
Ölmedim diyorum size.
Ne maden işçisiyim,
yedi kat diplerde,
ne mülteciyim denizler üstünde.
Vatan sana,canım feda..
Kahpe kurşunlar yağmurunda
gencecik asker değilim,
polis değilim.
Kadın değilim koca elinde biçileyim
kız Öğrenci değilim ki,
taciz edileyim tecavüz edilip yakılayım
sonra da intihar edeyim.
Allah bilirim,kitap bilirim,
Mezhep bilirim, din bilirim
Önce insan diyen,
Alevi yoldaş değilim ki,
her cumadan sonra,katledileyim.
Okur değilim,yazar değilim,
hapislerde çürüyeyim.
gezici değilim, durağanım ,
ya dayaktan yada yakın kurşundan öleyim.
yada ekmek alma yolunda çocuk bedenimle katledileyim.
Mitinglere katılmam garlar önünde,
Sultanahmette turist ,
Ankara'da yaşayan biri hiç değilim,
bombalar patlatılsın gözümün önünde.
Sonra da can derdine düşeyim.
Daha çok sebep var ölmemem için,
makarnam midemde,
kömürüm sobamda
oyum çantada keklik olduğu sürece.
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın
der geçerim.
Dominik Cumhuriyetinde ki YARIŞMA!!!!
İle geçer gün ve gecelerim.
şiiri yazanın notu: (SENİN ALLAH BELANI VERSİN)
Levent ÖZCAN.
11 Mart 2016 Cuma
Kumsal
Ayaklarım toprak.
Lodosu,poyrazı akort eden,
iğde ağacı kadar ,
köksalmış.
Kumasalın deniz kardeşliğine.
Umudu yudumlarken,
BULUT KAÇKINI GÜNEŞE KARŞI,
deniz yanıyor gözümde
MASMAVİ.
Okaliptuslar var.
Sere serpe uzanmış kumsal patlarına ,
haşmetlik öğretiyor.
Diz kapaklarının kıvrımlarını görebiliyorum,
cüceleştirilmiş sarı yeşillerin.
Minicik, çocukluğumun çıplak ayak izlerini eziyorum,
burjuva arabamın dört lastiği baklava desenli ağırlığıyla.
Beynim sosyalist.
söylemlerim sosyalist.
AMA,
eylemlerim,
söylemlerim sosyalist.
AMA,
eylemlerim,
yaşantım,
kahretsin
oldukça,
.......kapitalist....
Levent ÖZCAN
10 Mart 2016 Perşembe
Ne mavisine karışırım denizin,
ne negatif yüklü bulutuna gökyüzünün.
Yüreğim kan kırmızı,
avuçlarımda yılların açık sarısı nasırları,
geceleri çok ama çok sızlar.
Gözlerim kahverengi imiş,
bana aynalar söyledi.
bunları.
Banane tepetaklak maviden.......
Denizzzdeennn banane!!!!
ben toprak rengindeyim.
Banane negatif yüklü bulutundannnnn....
İçim ağlar ,nasırlarım sızlar ,
kendi kendinee....
taş gibi dikilir günler ,
baş ucuma.
bir servi söyler sonsuz devrimci türkümü,
gecelerin her soğuk rüzgar sövüşünde,
ışıklar içinde uyuduğum ebedi yurdumda.
Levent ÖZCAN.
ne negatif yüklü bulutuna gökyüzünün.
Yüreğim kan kırmızı,
avuçlarımda yılların açık sarısı nasırları,
geceleri çok ama çok sızlar.
Gözlerim kahverengi imiş,
bana aynalar söyledi.
bunları.
Banane tepetaklak maviden.......
Denizzzdeennn banane!!!!
ben toprak rengindeyim.
Banane negatif yüklü bulutundannnnn....
İçim ağlar ,nasırlarım sızlar ,
kendi kendinee....
taş gibi dikilir günler ,
baş ucuma.
bir servi söyler sonsuz devrimci türkümü,
gecelerin her soğuk rüzgar sövüşünde,
Levent ÖZCAN.
Gözüm durgun bugün.
Hüznüm yorgun.
Alabildiğince,
takıştırdığım anlık gülümsemeli dakikalar bile,
7/24'mü kurtarmıyor.
Yazmanın sarhoşu olmalıyım.
Göğüs, kafes, can ritminde.
TEDİRGİNLİĞİN KASVETLİ KRİZLERDEYİM.
Yakomoz parlaklığı. ay düşkünü,
mendireğe karşı yaslanmış,
tinsel düşüncelerden uzak,
metafizik direnişlerindeyim.
Varsa allah omzuma el kondursa ya.
Neden bu kadar şiddet,
neden bu kadar açlık
AÇIKLASANA
bana mendereğin kuytuluklarında.!!
Levent ÖZCAN.
Hüznüm yorgun.
Alabildiğince,
takıştırdığım anlık gülümsemeli dakikalar bile,
7/24'mü kurtarmıyor.
Yazmanın sarhoşu olmalıyım.
Göğüs, kafes, can ritminde.
TEDİRGİNLİĞİN KASVETLİ KRİZLERDEYİM.
Yakomoz parlaklığı. ay düşkünü,
mendireğe karşı yaslanmış,
tinsel düşüncelerden uzak,
metafizik direnişlerindeyim.
Varsa allah omzuma el kondursa ya.
Neden bu kadar şiddet,
neden bu kadar açlık
AÇIKLASANA
bana mendereğin kuytuluklarında.!!
Levent ÖZCAN.
7 Mart 2016 Pazartesi
ALINMA...
Her yazdığım şiiri,
Neden üstüne alınıyorsun ki ?
Dünyada ki tek kadın senmisin ki ?
Hadi küfür etsem isimsiz,
Karşılıksız uçsuz bucaksız aşkıma,
sitem yüklü cümlecikleri mıhlasam avazım çıktığı kadar.
o zaman üstüne alın.
Çünkü gocunursun,suçlusun.
Devlet dairesi gibi bürokrasi,
engelisin kalp ritimlerimde.
Aşkıma bugün git yarın gel dersin.
Kelebeğin 24 saatlik yaşamı gibi,
ölmeyecek gibi doğar,
her ölüm erken ölüm gibi,
kederlenmiş şiirler yazarım.
Tekrar yazıyorum ;
Mısralarımı üzerine alınma!!!
Ne ben Ademim,
Ne de sen Havva'sın,
Bu DÜNYADA........
Levent ÖZCAN.
Neden üstüne alınıyorsun ki ?
Dünyada ki tek kadın senmisin ki ?
Hadi küfür etsem isimsiz,
Karşılıksız uçsuz bucaksız aşkıma,
sitem yüklü cümlecikleri mıhlasam avazım çıktığı kadar.
o zaman üstüne alın.
Çünkü gocunursun,suçlusun.
Devlet dairesi gibi bürokrasi,
engelisin kalp ritimlerimde.
Aşkıma bugün git yarın gel dersin.
Kelebeğin 24 saatlik yaşamı gibi,
ölmeyecek gibi doğar,
her ölüm erken ölüm gibi,
kederlenmiş şiirler yazarım.
Tekrar yazıyorum ;
Mısralarımı üzerine alınma!!!
Ne ben Ademim,
Ne de sen Havva'sın,
Bu DÜNYADA........
Levent ÖZCAN.
SEVDALI
Biri denizde yaşar.
Biri karada.
Biri dalga sever.
Diğeri sarılmak ister.
Biri soğuk kanlı.
Diğeri sıcak kanlı.
Biri mevsim sevdalısı,
diğeri iklim hayranı.
Biri kıvrak, kuyruk canbazı,
Diğeri sabit, toprak durağanı.
Biri palazlanmayı bekler,
diğeri olgunlaşmayı.
Biri diğerinden,
Diğeri ötekinden habersizdir.,
Ama sevdalılardır, ölümüne birbirlerine,
HİÇ BİLMEDEN.HİÇ GÖRMEDEN.
Günü geldiğinde biri yakalanır,
Diğeri sıkılır.
Biri allı pullu,kılçıklı ,kemikli,
diğeri saplı çekirdeksiz,çekirdekli.
Biri mangal, ızgara,buğulama,
Diğeri su ve buzla ,bir duble de yudumlama.
BİR MASADA İKİ SEVDALILARDIR ARTIK.
Biri rakıdır...........
Diğeri de BALIK.............
Levent ÖZCAN.
Biri karada.
Biri dalga sever.
Diğeri sarılmak ister.
Biri soğuk kanlı.
Diğeri sıcak kanlı.
Biri mevsim sevdalısı,
diğeri iklim hayranı.
Biri kıvrak, kuyruk canbazı,
Diğeri sabit, toprak durağanı.
Biri palazlanmayı bekler,
diğeri olgunlaşmayı.
Biri diğerinden,
Diğeri ötekinden habersizdir.,
Ama sevdalılardır, ölümüne birbirlerine,
HİÇ BİLMEDEN.HİÇ GÖRMEDEN.
Günü geldiğinde biri yakalanır,
Diğeri sıkılır.
Biri allı pullu,kılçıklı ,kemikli,
diğeri saplı çekirdeksiz,çekirdekli.
Biri mangal, ızgara,buğulama,
Diğeri su ve buzla ,bir duble de yudumlama.
BİR MASADA İKİ SEVDALILARDIR ARTIK.
Biri rakıdır...........
Diğeri de BALIK.............
Levent ÖZCAN.
4 Mart 2016 Cuma
gecekondu
Sırf sana yakın olayım diye,
Kelimelerime düşler kattım.
Konuşurken cümlelerimde
Hep senin için parantezler açtım.
Sırf senin sözlerini unutmayayım diye.
Göçebe hayallerim sana yakın olsun diye,
Senin yaşadığın Betonarme katının yamacında.
Gecekondu kondurdum,
Mülteci gecelerimde şehrinin yerlisi oldum.
Unutulmak kolay , hatırlanmak zor olmasın diye.
iki göz odalı dünyamda
Sana olan sevgimi yaktım.
Bacasından çıkan yoğun dumanları gör,
Gör de bak diye.
Bir adam nasıl yakılır anlayasın diye.
Dikkatini çekip göz göze gelebilmek için,
Göz bebeklerimi hep kaşlarıma yakın bereltim.
Boynum tutuldu yoğun atmosferinde.
Madagaskar yaseminleri ,hanımelleri yücelttim balkonuna.
Kör topraklardan çiçekler sunsunlar sana diye.
Kalbine giremedik göze giremedik farkedilmedik ama
Ciğerlerin bayram eder diye düşündüm mis kokuları ile.
Her birini gözyaşlarım ile sulamıştım oysa.
Neyse...........
Kaçak yapıda
Karşılıksız aşkta
Yıkılmaya mahkumdur sonuçta.
Bende arada sırada bu yıkıntılar arasında dolaşır,
Yinede yeniden sevgini yaşarım,
Sen şiirimin farkında olsan da olmasan da......
Levent ÖZCAN
Kelimelerime düşler kattım.
Konuşurken cümlelerimde
Hep senin için parantezler açtım.
Sırf senin sözlerini unutmayayım diye.
Göçebe hayallerim sana yakın olsun diye,
Senin yaşadığın Betonarme katının yamacında.
Gecekondu kondurdum,
Mülteci gecelerimde şehrinin yerlisi oldum.
Unutulmak kolay , hatırlanmak zor olmasın diye.
iki göz odalı dünyamda
Sana olan sevgimi yaktım.
Bacasından çıkan yoğun dumanları gör,
Gör de bak diye.
Bir adam nasıl yakılır anlayasın diye.
Dikkatini çekip göz göze gelebilmek için,
Göz bebeklerimi hep kaşlarıma yakın bereltim.
Boynum tutuldu yoğun atmosferinde.
Madagaskar yaseminleri ,hanımelleri yücelttim balkonuna.
Kör topraklardan çiçekler sunsunlar sana diye.
Kalbine giremedik göze giremedik farkedilmedik ama
Ciğerlerin bayram eder diye düşündüm mis kokuları ile.
Her birini gözyaşlarım ile sulamıştım oysa.
Neyse...........
Kaçak yapıda
Karşılıksız aşkta
Yıkılmaya mahkumdur sonuçta.
Bende arada sırada bu yıkıntılar arasında dolaşır,
Yinede yeniden sevgini yaşarım,
Sen şiirimin farkında olsan da olmasan da......
Levent ÖZCAN
3 Mart 2016 Perşembe
GÜNLÜK.
Günlük şiirler yazıyorum.
Hepsinde ayrı ayrı duygular.
Günlük süt gibi,sıcacık ekmek gibi.
İşe giderken alınan mis gibi kokan simit gibi.
Her mısrası duygu buğulu,
Tazecik şiirler yazıyorum.
Şiir yazmak kolay.
Ama şair olmak zor be....
Susamak gibi ,acıkmak gibi,
Duş almak gibi, Uyuyup uyanmak gibi,
Tuvalete gitmek gibi gerekli.
Lanet olsun şiir yazmakta,
Bende , işte mecburi.
Gün boyu düşüncelerinle beslenip,
Kaslarını acıtarak çalıştıktan sonra.
Bir sigara yakmak gibi
Yorgunluğunda DEVRİM yaparcasına.
Eline kalemi alacaksın,
Duygularınla bembeyaz sayfalarda dans edeceksin.
Gün batımlarına paralel bakacaksın,
Ufku siyaha boyanan hayellerde,
kelimeleri harflerinden kavrıyacaksın,
bir alt mısraya inmek için
noktadan , virgülden ,uyaktan sarkacaksın.
rüyalardan düşme korkuları gibi
duygularından düşmemek için sımsıkı tutunacaksın.
duygu kölesi olmak iyi hoşta!!
Duygulu insan sevilirde (!)
Her akşamüstü şair olmak zor iş zor .
Kelimeleri duygulara boğarak
şiir yazmak kolay
Kalem tutan adam olmak zor mu zor.
Levent ÖZCAN.
Hepsinde ayrı ayrı duygular.
Günlük süt gibi,sıcacık ekmek gibi.
İşe giderken alınan mis gibi kokan simit gibi.
Her mısrası duygu buğulu,
Tazecik şiirler yazıyorum.
Şiir yazmak kolay.
Ama şair olmak zor be....
Susamak gibi ,acıkmak gibi,
Duş almak gibi, Uyuyup uyanmak gibi,
Tuvalete gitmek gibi gerekli.
Lanet olsun şiir yazmakta,
Bende , işte mecburi.
Gün boyu düşüncelerinle beslenip,
Kaslarını acıtarak çalıştıktan sonra.
Bir sigara yakmak gibi
Yorgunluğunda DEVRİM yaparcasına.
Eline kalemi alacaksın,
Duygularınla bembeyaz sayfalarda dans edeceksin.
Gün batımlarına paralel bakacaksın,
Ufku siyaha boyanan hayellerde,
kelimeleri harflerinden kavrıyacaksın,
bir alt mısraya inmek için
noktadan , virgülden ,uyaktan sarkacaksın.
rüyalardan düşme korkuları gibi
duygularından düşmemek için sımsıkı tutunacaksın.
duygu kölesi olmak iyi hoşta!!
Duygulu insan sevilirde (!)
Her akşamüstü şair olmak zor iş zor .
Kelimeleri duygulara boğarak
şiir yazmak kolay
Kalem tutan adam olmak zor mu zor.
Levent ÖZCAN.
2 Mart 2016 Çarşamba
Mide ve ÜLKE
Midem acıyor,3-5 gündür.
Nedensiz.....
İçtiğimle yediğim acıyor.
Diktatörün bitmez baskısı ile,
Hayatlarından bezdirilmiş halk gibi,
Yazışlarım buruk
Her şeye teslimim
Kalem ucu cümlelerimde.
Oksijeni bozulmuş,
Çocukluğumun tepe kayalıklarına çıkıp
Sol kolumu bulutlara kaldırıp,
Rüzgarında dimdik durarak,
Zirveleri çalınmış İdeallerime inat.
Kahrolsun faşizm diyeceğim.
Keklik seslerinin göç ettiği
Kekik kokularının bitirildiği
1+milyonlarca karanlık odalı ülkemin
Derdindeyim.
Vede acısındayım midemin.
Ya ülkem aydınlanacak
Yada ben biteceğim.
Levent ÖZCAN
Nedensiz.....
İçtiğimle yediğim acıyor.
Diktatörün bitmez baskısı ile,
Hayatlarından bezdirilmiş halk gibi,
Yazışlarım buruk
Her şeye teslimim
Kalem ucu cümlelerimde.
Oksijeni bozulmuş,
Çocukluğumun tepe kayalıklarına çıkıp
Sol kolumu bulutlara kaldırıp,
Rüzgarında dimdik durarak,
Zirveleri çalınmış İdeallerime inat.
Kahrolsun faşizm diyeceğim.
Keklik seslerinin göç ettiği
Kekik kokularının bitirildiği
1+milyonlarca karanlık odalı ülkemin
Derdindeyim.
Vede acısındayım midemin.
Ya ülkem aydınlanacak
Yada ben biteceğim.
Levent ÖZCAN
25 Şubat 2016 Perşembe
DENİZ VE DEVRİM.
Kara kalemle yazıyorum seni şiir.
Deniz kenarındayım bil ki
Mayhoş,tembel bir günün
Ötelenen güneşin son çığlıklarında.
İçten içe içimi yakan, yudumladığım hüzünlerindeyimdir.
Sinirler harbindeyim.
Sinirler harbindeyim.
Ve Denizle yine birbirimize girmekteyiz.
Batının en batısında
Burjuva aydınlığındayım.
Ama sol görüşümle denizi yermekteyim.
Vede cebelleşmekteyim.
Vede cebelleşmekteyim.
''Atar tutarım seni.
Ey deniz
Bir elimle dalgalandırırım,
Diğer elimle karışlarım
Mavilik mahremini.''
Martı yoksa tükürürüm suratına.
Tekne,gemi,şilep yoksa,
Mavi gözlerinin en yakın görmelerini
ÇALARIM.
Seni rezil ederim Özgür gökyüzüne.
Seni Mavi öksüzü bırakırım.
Seni Mavi öksüzü bırakırım.
Seni bak Siyah kalemle yazıyorum.
Haddini bil....
Yaz dönemlerinde içine giren,
Bedenler şenliğinde ŞIMARMA.
Ukalaca gün batımlarında sarhoş eyleme gecemi.
Adın nice, DEVRİMCİ çocuklara verilmiş.
Bir Denizin tüketilmesi inan yetti bize
Solcu dalgalan ,halk ol,halkçı olarak hırçınlaş ,
Baş kaldır seni, yurdunu kirletenlere.
Ama...
DENİZ GEZMİŞ'e ihanet etme.
Doğanın kanunu evet biliyorum.
Dalgalanmalısın, öfkelenmelisin.
Karayel faşizmine,Poyraz faşizmine direnmelesin.
Hırçınlaşır alabora edersin,
Başın üstündeki canları derinliklerine çeker yok edersin.
Yapma..
Deniz Gezmiş'lere ihanet etme..
Ama şunu bil ki,
Sen kış ihanetinle,
Teninde ahşap yol alışlarda
Böyle olduğun sürece.
Yüzünde pervane izleri bırakan
Balıkçıya hakkını teslim et.
Ağlarını atacak böğrüne.
Milyonlarca ikliminin solungaçlı çiçeklerinden bir kaçını koparıp
Koparıp aile sofrasına koyacak.
Ya deniz çiçeklerini satacak başka başka anlık tokluk yapacak
Yada doğrudan çiçek sunacak çocuklarına.
Karınları doyacak.
Bizimde Denizimize ağ karelerine benzer GİBİ
Demir ağlar suratına kapandı.
Bizimde denizimin çiçekleri canı candan oldu
Büyük ağların kurşun yakasındaki urganlara BENZER GİBİ
Darağaçlarında nefesleri çalındı.
Bizimde çiçeklerimiz koparıldı hiç ummadığımız bahar sabahında.
Karşına geliyorsam her akşamüstü.
Bil ki Devrim sevdam içindir..
Ordular hedefiniz AK DENİZDİR diyen ATATÜRK'ü
Gözlerinin mavisine bakmak içindir.
Bizlerde Deniz ve Mavi çok anlamlıdır.
Büyük devrimlerin mavisi
Soluksuz bırakılan devrimcilerin sesi
Sende olduğu içindir.
Sana her akşamüstü gelişim. Karşında hüzünlenişim
Bu yüzdendir.
Levent ÖZCAN
Baş kaldır seni, yurdunu kirletenlere.
Ama...
DENİZ GEZMİŞ'e ihanet etme.
Doğanın kanunu evet biliyorum.
Dalgalanmalısın, öfkelenmelisin.
Karayel faşizmine,Poyraz faşizmine direnmelesin.
Hırçınlaşır alabora edersin,
Başın üstündeki canları derinliklerine çeker yok edersin.
Yapma..
Deniz Gezmiş'lere ihanet etme..
Ama şunu bil ki,
Sen kış ihanetinle,
Teninde ahşap yol alışlarda
Böyle olduğun sürece.
Yüzünde pervane izleri bırakan
Balıkçıya hakkını teslim et.
Ağlarını atacak böğrüne.
Milyonlarca ikliminin solungaçlı çiçeklerinden bir kaçını koparıp
Koparıp aile sofrasına koyacak.
Ya deniz çiçeklerini satacak başka başka anlık tokluk yapacak
Yada doğrudan çiçek sunacak çocuklarına.
Karınları doyacak.
Bizimde Denizimize ağ karelerine benzer GİBİ
Demir ağlar suratına kapandı.
Bizimde denizimin çiçekleri canı candan oldu
Büyük ağların kurşun yakasındaki urganlara BENZER GİBİ
Darağaçlarında nefesleri çalındı.
Bizimde çiçeklerimiz koparıldı hiç ummadığımız bahar sabahında.
Karşına geliyorsam her akşamüstü.
Bil ki Devrim sevdam içindir..
Ordular hedefiniz AK DENİZDİR diyen ATATÜRK'ü
Gözlerinin mavisine bakmak içindir.
Bizlerde Deniz ve Mavi çok anlamlıdır.
Büyük devrimlerin mavisi
Soluksuz bırakılan devrimcilerin sesi
Sende olduğu içindir.
Sana her akşamüstü gelişim. Karşında hüzünlenişim
Bu yüzdendir.
Levent ÖZCAN
22 Şubat 2016 Pazartesi
İLK ŞİİR.
İlk göz ağrım geldi şimdi aklıma.
Ah, ah ne yazışmıştık
Kelimeler heyecanı mısralar arzusu ile,
Kıta doğurmuştuk
Kandil ışığının kocaman gece gölgelerinden korkarak
Bembeyaz tenli sayfalara biz saklanmıştık.
Yüz hatları belirgenleşmiş yılllar yorgunu mimiklerle
Ama ilk günkü heyecanlarla,
Dertleştik be dostane.
Ben hiçbir şey okumadım ona ,ama!
Nasıllar diye
Kendisinden sonrakileri sordu bana.
Sanki hiç bilmiyormuşcasına.
Bırak sonrakileri,
Sen benim için ilktin dedim.
Hakkını yiyemem dedim.
Senin duygularını sık dişli berber tarağıyla ile tarayan
Cımbızla çeker gibi kelimelerinin hakkını veren
Ve seni çok seven
Yine aynı şairim dedim.
Nasıl yani diye sordu?
Beni çok seviyor hala belli
(içimden geçirdim benim de onu sevdiğim gibi)
Tükenmemişlikle hala direnmekteyken solgun sayfa yurduna
Karelenmiş satırlardan hala ilk günkü gibi meraklı idi.
Yok bir şey dedim öksüz omuz çekişimle,
Çocuk parmaklarım yok dedim (içimden)
Kalem tutan heyecanlarım titriyor inan,
Göğüs kafesimde hapsettiğim umudum diken diken diyemedim.
O her şeyi güzel görsün diye
Hiç bir kelime vurgumda açık vermedim.
Orta okul yaşlarımda o doğmuştu,
Üç-beş kat sakız gibi kireç yüklü kum gibi çok , sevgi düşlü,
Dört duvarlı özgürlüğümde
Gaipten aklıma düşen ses tonunda
Yazıvermiştim onu .
'' Haykırmaksa kelimeleri,
Sıvası dökülmüş duvarlara...
Tut badem çiçeği elime bir dem vur,
Güzelliğinle elim bahar bahar şiir yazsın.''
İlk göz ağrım işte.
Cümlesi bozuk ama Yüklemi DEVRİM,
Uçarı Özgür uyakta yazılmış bir şiirdi.
Külde beyazlamış fanilası hep, terli
Ayakları telaşlı, toz duman
Çocuktu
Oldukça nezle olmaya meğilli
Küçücük cümle dokunuşlu.
Ama yüreği her sabah kocaman doğan
Güneşten daha aydınlık
Duyguların uçsuz bucaksız söz ormanında
Minicik bir fidan gibi
2-3 mısra dalının gövermesiydi
İlk göz ağrım şiirim.
Levent ÖZCAN
Ah, ah ne yazışmıştık
Kelimeler heyecanı mısralar arzusu ile,
Kıta doğurmuştuk
Kandil ışığının kocaman gece gölgelerinden korkarak
Bembeyaz tenli sayfalara biz saklanmıştık.
Yüz hatları belirgenleşmiş yılllar yorgunu mimiklerle
Ama ilk günkü heyecanlarla,
Dertleştik be dostane.
Ben hiçbir şey okumadım ona ,ama!
Nasıllar diye
Kendisinden sonrakileri sordu bana.
Sanki hiç bilmiyormuşcasına.
Bırak sonrakileri,
Sen benim için ilktin dedim.
Hakkını yiyemem dedim.
Senin duygularını sık dişli berber tarağıyla ile tarayan
Cımbızla çeker gibi kelimelerinin hakkını veren
Ve seni çok seven
Yine aynı şairim dedim.
Nasıl yani diye sordu?
Beni çok seviyor hala belli
(içimden geçirdim benim de onu sevdiğim gibi)
Tükenmemişlikle hala direnmekteyken solgun sayfa yurduna
Karelenmiş satırlardan hala ilk günkü gibi meraklı idi.
Yok bir şey dedim öksüz omuz çekişimle,
Çocuk parmaklarım yok dedim (içimden)
Kalem tutan heyecanlarım titriyor inan,
Göğüs kafesimde hapsettiğim umudum diken diken diyemedim.
O her şeyi güzel görsün diye
Hiç bir kelime vurgumda açık vermedim.
Orta okul yaşlarımda o doğmuştu,
Üç-beş kat sakız gibi kireç yüklü kum gibi çok , sevgi düşlü,
Dört duvarlı özgürlüğümde
Gaipten aklıma düşen ses tonunda
Yazıvermiştim onu .
'' Haykırmaksa kelimeleri,
Sıvası dökülmüş duvarlara...
Tut badem çiçeği elime bir dem vur,
Güzelliğinle elim bahar bahar şiir yazsın.''
İlk göz ağrım işte.
Cümlesi bozuk ama Yüklemi DEVRİM,
Uçarı Özgür uyakta yazılmış bir şiirdi.
Külde beyazlamış fanilası hep, terli
Ayakları telaşlı, toz duman
Çocuktu
Oldukça nezle olmaya meğilli
Küçücük cümle dokunuşlu.
Ama yüreği her sabah kocaman doğan
Güneşten daha aydınlık
Duyguların uçsuz bucaksız söz ormanında
Minicik bir fidan gibi
2-3 mısra dalının gövermesiydi
İlk göz ağrım şiirim.
Levent ÖZCAN
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)