Edebiyat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Edebiyat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Aralık 2020 Salı

masal


Bir doğru varmış dün
O doğru yalanmış meğerse bu gün.
Masal tekerlemesi
Bir varmış bir yokmuş gibi.

İyi olan şeyleri
hafife almakmış
Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde diye
Yalanlara başlamakmış

Hiç bir zaman uz gidemeyen
Hep azla yetindiren
Ceylan kuş ağaç orman
dere tepe düz giden

Develer tellal iken
Kaf dağının ardında biz hayallerdeyken
Tıngır mıngır bizleri uyuturken
Yorgan yakmadığımız pireler
Şimdi, hayal bile etmedikleri yerdeler

Azınlığın sonunun mutlu  olduğu bu masalda
Kusura bakmasın hiç kimse
Onlar ermiş muradına
Ben şahsen çıkamayacağım kerevetine. 

Levent ÖZCAN

10 Aralık 2020 Perşembe

se.....

 





Sev emir kipi
sev-i aşk
Sev-gi içten gelen his
sev-gi-li çoğaltmak yüreğin ritmini
sev-gil-im  
sahiplenmek
sana ait tek şeyi



Levent ÖZCAN

8 Aralık 2020 Salı

Ümit......

 




foto alıntıdır.


boş zamanlarımda hayal kuruyorum
ümitleri zamana bırakıyorum

öyle kendi adıma filan değil
bebek adına
çocuk adına
genç adına
emekçi adına
baba adına 
bebek olduk mu olduk
çocuk olduk mu olduk
genç olduk mu olduk
emekçi olduk mu olduk
baba olduk mu olduk

bir gün ya zaman tükenecek
yada hayaller son nefesini verecek.

Levent ÖZCAN

2 Aralık 2020 Çarşamba

Bademli Köyü Türküsü



yolların var padişahım
korumalı morumalı

tekerine taş değmez
atlarının nalı hiç düşmez

kasabaya vardığım 
yolum var kardaşım

eşkiyalar neci ki
her sapakta vergici

*         *        *

sarayın var padişahım
odaları bin hane

şölenin var padişahım
sofranda bir biz eksiğiz

yaşadığımız köyüm
var kardaşım

katığımız zeytin
sanki biz yetimiz

*         *        *

fermanın var padişahım
iyi ki allah değilsin

sen birsin  padişahım
ama biz yüz binleriz

şikayetim var kardaşım
bu düzen gitsin

yeter artık üzmesin
yeter artık düzmesin 


Levent ÖZCAN

21 Temmuz 2020 Salı

Bir Erkek tarafından Muğla da katledilen Pınar Gültekin'e

öyle günler yaşıyoruz ki
yazmaya mecalimiz yok
yorum yapmaya cesaretimiz yok

tecavüz ediyorlar
çoluk-çocuk demeden
bazıları boğuyor
benzin döküp yakıyor
yetmiyor
beton döküyor üstüne

utançtan başım eğik
yukarı baksam
çocuk dolu tecavüz
aşağı baksam
dişi dolu mezarlık


sağım duyarsız
solum tutsak
ardım ihanet
önüm karanlık

Levent Özcan


29 Ocak 2020 Çarşamba

Hakkımızda HAKKI çok olana !

Anıt mezarda yatman için,
"Vatan" için  karış karış dolaşacaksın yurdu.
Tatlı can pahasına, kellen koltukta.
___/
Anıt mezarda yatman için,
Düşman çizmesi ezmişse vatanı.
İneceksin savaşın meydanına.
___/
Anıt mezarda yatman için,
Budayacaksın işgalde ki Ata çınarını
Bağımsızlık açtıracaksın tazecik dallarında.
___/
Anıt mezarda yatman için,
Cephane taşıyan yurdunun kadınları gelecek aklına.
Medeni kanun ile taçlandıracaksın onları omuzlarda.
___/
Anıt mezarda yatman için.
Fabrika  kuracaksın, uçak yapıp göklerde.
Demir yolları serpiştireceksin dört bir yana.
___/
Anıt mezarda yatman için,
Traktör, koyun, keçi her ne varsa yerli.
En önemlisi köylüyü efendi yapacaksın öğün sofranda.
___/
Anıt mezarda yatman için,
Çocuklara yaşam, gençlere umut verip
Memleketi emanet edeceksin pırıl pırıl yarınlara.
___/
Anıt mezarda yatman için,
Tamah etmeyeceksin mala mülke altına paraya.
Servetini bir kalemde bağışlayacaksın yurduna.

***

İki kulaç toprak altında yatmak değil ölüp yitip gitmek.
"Anıt"  "ebediyetlik" değil uzanıp boylu boyunca.
Unutulmak aslında en büyük ölmek bu dünyada
Yaşamak, Anılmak her anda
Yaşamak, Doğabilmek
Milyonlarca yürekte,
Her yeni gün başlangıçlarında.

Levent ÖZCAN

1 Ocak 2020 Çarşamba

Nokta



OMUZ düşükleşir.
Yılların tefecisi,
Geçmişin kronik şairi,
YORGUNLUK verir.
Verir de işte.
Son demde her şeyle yüzleşir.
Yine de...
Yüreğe vurur gerceklikler.
Gerçek RUHA dolanır.
Çepel bir diken gibi.
Ruh boğum boğum bozulur.
Ruh hür süzdür.
Yaşamın neferliklerin de.
Süngüsü düşmüş, ezik büzük asker gibi.
*
Umutsuzluk yokkk!
Olmamalı da.
NOKTA anlamlı bir cümlenin son ifadesidir.
Üzüncünün değilde.
Mutluluğun anlamında,
Son ifade ver bana.



LEVENT ÖZCAN.


Kurtuluş


İki dal sigara
EFKAR BENDE.
Bir kadeh kırmızı yada beyaz
Farkedermi ki ?
Hepsi aynı hüzün bende.

İçime çekerim efkarı
Ciğerlerim yanar
Sen yanarsın
İlim Yanar
Ülkem yanar
Keyfim kaçar.

Bir yudum hüzün alırım
Kırmızı, beyaz fark eder mi ?
Sen gelirsin
İlim gelir
Yurdum gelir aklıma
Hüzün roman olur kafamda
Öylece sızar kalırım......
Sonum.......bilinmez sende !?
Sonu bilinmez yurdumda,
Öylece sızar kalırım.....

Aşkın özgürlüğü sende
Sen Ben olursak.......
YURDUMUN KURTULUŞU BİZDE.

Levent Özcan


31 Aralık 2019 Salı

ADAM OLMAK

sen ,,
göz zevkimsin
fincanda, kırk yıllık hatır
heyecanım denizinde ,martı
ekmeğimin yanında ,katık
Ilk dublem de, çakır keyif
son dublem de, başımı döndüren sarhoşluk
sen,,
kalemim ucunda, şiir
bir yanım acısa, kesilse, kanasa
ilacım, merhemim,yara bandım
gözlerimi kapadığımda,en güzel hayal
daldığımda, en güzel gördüğüm rüya
uyandığımda ise ilk şafağım
kısacası, sen ne kadar güzel kadınsın
İşte sen bu kadar anlamlı kadın olduğun için
ben bu kadar adam gibi adamım

Levent Özcan

SARHOŞ

Şarap gibi seni seviyorum hayat
ilk sıkım tadınla
yaşım gibi yollanan aromanla,
değmesin bir el özgürlüğüme
YAŞADIKÇA SARHOŞUM BEN.
Yazabildiğim kadar
düzinelerce kelimelerle.
İçtikçe seni
Ey şarap,
dilim tökezler
ağzım düşer.
Devrim sloganları gibi,
DİLLENİR.....
Göğüs mahkumu yüreğim.

Sarhoş oldunuz mu diye sorsanız
Kirli bir kadeh gibiyken yurdum,
Kadehi dolduran, kırmızı kan !!!!
Hakkı yenen ALIN terleriyle
Hacimler dolusu kadehler
Ben nasıl ?
Sarhoş olurum?

Levent ÖZCAN

UTANGAÇ

Sen , utangaç gül olu verdin.
Seninle tanıştığımda,
Yazdı yada kıştı.
Fark eder mi ?
Görkeminin başka toprağa kök salmışlığı
Kimin umurunda.
Kişiliğinin anlamlı rengi bende.
Çimlendiğin anda,döşten seni beni taşımış ya..
Sen bana var olmuşsun ya ,
Ben ona bakarım.
Yaprağın var bahar bahar.
Gülüşün var gonca gonca.
Benim ovam , sol yanım.
Sevgi çağlar eğimi olan pınarlarda.
Sana daima daima.
Sıcaklık serinlik can verir, sevdam
4 odalı akışkan mecramda ( sana)
Seni güldürmek iklimiyim..
Güller açtıkça gözlerinde ,
Tan gibi kıpkızıl elma yanaklarında.
Dikenlerin olsa ne yazar.
Kelimelerin , izlerin
İzlerin gözlerin.
Sen daima yemyeşil sen daima rengarenksin benim cennetimde.
Bilinçsiz , susuz kalmandan ve kurumandan,
kaygı duyarım.
Yokluğuna dayanamam,
Bulut gibi ağlarım dinmeden bıkmadan
Sana gözyaşlarım BİR HİÇ
Yeter ki sen yaşa..
Ben ..
Ben..
Canımı bağışlarım sana.

Levent ÖZCAN
Bu uçuk geldi.
Bu oldukça iddialı.
Hoşuma gitmedi açıkçası.
Bu da çok cafcaflı.
Pembe yakışmaz adama uymadı.
Bununla da olmaz ağırlığını kaldırmaz.
Her sabah ki kararsızlığım bu.
Ve bu beni bir gün öldürecek.
Neyse yine klasik takılayım bugün de.
Kursun kalemle başlayayım güne. Gökyüzünde kara bulut.
Ülkemin üstünde karabasan. Hükümsüz mühürsüz oylarla bileği, boynu bükülmüş Yurdumun.
Yorgunum.
Aslana sorsanız
Sirkte kırbacın şırrak sesin de
Sinmek ister misin diye?
Yada..
Bülbüle altın kafes vaad etseniz ,
Özgür iradesi ile ne derdi acaba ?
Koyun; çobanını, çoban köpeğini severde.
Kasabanın bilinmiş bıçağıyla yüzleştiginde.
Son pişmanlık fayda eder miydi ?
Boğazlanmadan önce ki
Son melemesinde.?
Hücre var.
Kan var, kütle var..
Hayvan var, ot var ağaç var..
Ancak akıl, akıl yok..
Düşünerek isyan yok...
Acı direniş sadece içgüdüsel. .
Sabahın köründe,
Kara kalemle düşüncelerim şiirsel.
Körü körüne inananların gözüyle bakarken,
Yatağımda gözlerimi ovuştururken,
Birden kırbaç.,
Birden altın kafes,
Aniden pas parlak bıçak geliyor aklıma.
Esnemem,gerinmem yarım kalıyor.
Bir çırpıda yüzümü yıkıyorum.
Düşüne bildiğim için,
Bana bahşedilen değerden dolayı.
Kendimle gurur duyuyorum.
( EN GÜZEL GURUR zengin yada fakir değil. . İNSAN OLDUĞUNUN farkına varabilme kibiridir. )

Levent Özcan.

23 Aralık 2019 Pazartesi

ANMA



Menemen- Anma Töreni.

Tören uygulaması. 
17 Yıldır şöyle.
İki adet Anma Programı vardır.
İlki Devlet Erkanı ve Yerel yönetim Erkanı ile yapılır..
Halkın bu programa katılması yasaktır. 
Üç yıl öncesine kadar özellikle Menemen Belediye Başkanının Törende konuşması yasaktı.

____/
Halksız yapılan ilk programdan sonra Yukarıda ki Şehitlik anıtına yaklaşık 2 km tırmanış-yürüyüşle ve sloganlar eşliğinde yoğun halk katılımıyla ikinci anma programı yapılır. Bu yürüyüşün en başında Menemen Belediye Başkanı İzmir Büyük şehir  Belediye Başkanı ve Sivil Toplum Kuruluşlarının yöneticileri bulunur.
...
Bakıyorsun Anıt kabirde de aynı uygulama.Halksız Devlet erkanı anması onun bitiminde yoğun katılım ile halkımızın anma programı.
....

Anılanlar kim ?
İlki halkın içinden çıkmış şehit olana kadar senin benim gibi bir insan olan Kubilay.
Şehit edenler kim? "Türkiye" ibaresinin ardından gelen "Cumhuriyeti" ne kasteden gerici yobazlar.
Kubilay kimdi ? O gün orada Türkiye Cumhuriyetini temsil eden bir asker-komutandı. Ne uğruna neden canı pahasına atıldı gericilerin üstüne ? Bir bütün olarak devleti için  dolayısıyla halkı için !

İkincisini anlatmaya gerek yok.
Aslında o ikinci de değil hep ilktir, Cumhuriyet tarihimizde.
Protokollerin içinde değil halkın içinde savaş alanlarında Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran ve 1938 yılına kadar yöneten Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK.

 Ne Cumhuriyetimizi kuran Atatürk nede Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasında canını veren kurtuluş savaşı şehitlerimiz başta olmak üzere bugüne değin Vatan Toprağı için toprak altında ölümsüzleşen her bir şehidimiz "Devlet erkanının" geleceği için  değil, TÜRK MİLLETİ-TÜRK HALKI  için bu uğurda şehit düşmüşlerdir.
Hepsinin alınlarında şimdi şuan AY-YILDIZ parıldıyor. Ruhları şad olsun.

"ONLARIN HİÇ BİRİ HALKIN İÇİNDE OLMAKTAN KORKMADILAR"

Levent Özcan.

5 Aralık 2019 Perşembe

Hakkını istemeden verene.


Adem toprağı kazdı,
Havva bir serpti
Masmavi gökler aktı
Bir di tane 
Göverdi başaklandı 
Binler tanelendi.
Yolundu sarışın tarlanın saçları.
Hasat oldu.
Öğüttü Adem taneleri un ufak etti, övündü.
Havva su getirdi
Bulamaç yaptı.
Ateş yandı.
Bir taneydi önceleri
Kıvamında pişti.
Nar gibi kızardı.
Mis gibi koktu.
Tokluk oldu.
Her ikisi de diz çöktü
Dua ettiler bu ilahi Tanrı bereketine.
....

Demokrasi antik Yunan zamanından,
Varlıklı adamlara sadece seçme ve seçilme hakkı .
Köleleri geç gariban takımını bile adam yerine koymak ne ola ki.
Kadınlara değer mi ?
Eh işte Heras'ı var Afrodit'i, Demeter'i, Artemes'i var ama!
Korkular ve efsunlar içinde oldurulmuş 
Tanrı mı tanrı. Tanrıça mı Tanrıça,
Olimpos'un gerçek zirvesinden sonraki,
Uçsuz bucaksız hayal dünyasında.

Sığ demokrasi darlanmış Roma senatosun da !
Yine sahnede varlıklı adamlar, ya Konsül ya Vali.
En nihayetinde et kemik ruh değişse de !
Değişmeyen tek gerçek şu:
Sezarın Hakkı  yine de Sezar da.
Mısır'ın Kleopatrası olsan ne yazar ki ?

Kadın,
Bereketin heykeli  Hattiler de
Rodos'ta Kocaman Güneş "Helios,"
Frigya da "Kybele,"
İnkalar'da "Mama Alpha"
Sümerler de "Kubaba"
Vesaire vesaire...
Her  Coğrafya mitolojisinde
3-5 kadın hep ama hep  Tanrıça.

Oysa ki miladı bilinmeyen ilk nefesle
Adem ile Havva var olmuş.
Tek Tanrıdan.
.....
Sonra zaman geçmiş
Ama Antik ama dandik Tanrılar olmuş.
Ve lafta Kadına da Tanrıçalık bahşedilmiş.
Ancak hangisine bakarsan bak 
Hepsinde en büyük Tanrı: 
Baş Tanrı;
Adam mı Evet hep adam.
Adem ile Havva'dan sonra sapkınlıktır
Bu öncelikle VAR EDENE ihanettir.
Bir sürü Tanrıcılık özellikle Tanrıçalık oyunları.
....
Yüz yıllar sonra
Tanrılar diyarı Anadolu'dan 
Saçları Buğday başağı renkli,
Gözleri Yedi kat gökyüzü kadar mavi,
Ateşi tanrılardan çalıp insanlara veren
Prometheus gibi, halkının insanlarını seven,
Antik Yunan torunlarını peşi  sıra denize döküp
Tüm soyut kadın değerlerini atıp,
Kadınları yönetimler içinde cinsel entrikacı konumundan aklayıp.
"Kadınlar omuzlar üzerinde göklerde olmalıdır" derken,
Somutta seçme ve seçilme hakkını veren
Medeni kanun ile tüm ayrımcılığı yok eden.
Tanrı  haşa değil  ama adam gibi adam olan
ve Kadını adam gibi kadın yapan,
Vatan bahşedeni,
 Sevmeyebilirsin amma:
____/
Okuyabiliyorsan,
En ücra köyden çıkıp
Doktor, öğretmen, vekil 
Hatta Bakan, Başbakan olabiliyorsan
Aynı konumdaysan erkekle

Mantıksızlığa boyun eğmiyorsan
Sevmeyebilirsin !
Kimse kimseyi sevmek zorunda değil ! 
Ancak
İstemeden sana hakkını VERENE
Saygı duy.
Evet duymalısın, 
Duymuyorsan da 
Allah'ın verdiği Akılı ziyan etmek değil de bu ne sence ? 
Yüz yıllardır boş boş, sözde  göklerdeydin
Saygı duyda,  ayakların biraz yere bassın.
İnsan  olarak kadınca.

Levent ÖZCAN.

4 Ekim 2019 Cuma

KONUMUZ. KONUMUMUZ.



Dünyanın Güneşe yakınlığı :
149.600.000 km.
Dünyanın çapı:
12.742 kilometre. 
Yani bir noktadan yola çıktınız  daima ileri gittiniz. Dön dolaş varacağınız en son nokta ilk yola çıktığınız noktadır.
11 bin küsur kere aynı mesafeyi dolaştığınızda güneşe ulaşırsınız
Bir uçakla yola çıksanız 20 sene sonra Güneş apronundasınız.

_____/
Uzay bilimcilerinin bazılarına  göre: Dünya, güneşe  bir santim yakın olsa yanardı.
Bir santim uzak olsa donardı. 
Bu doğrultuda diğer güneş sistemlerinde  kendi güneşine dünyamız gibi aynı orantıda mesafeli gezegenlerde yaşam arıyorlar arıyoruz yazamıyorum çünkü uzayla alakalı çabamız yok.

____/
Dünyamızın 23 derece yatık olmasından dolayı mevsimler meydana gelmektedir.
Bu durumda güneş ışınlarının en yoğun hissedildiği noktalar Ekvator diye tabir ettiğimiz yer kürenin tam göbeğidir. En soğuk alanlar ise güneşin pek etki gösteremediği yer kürenin alt ve üst noktalarıdır.

____/
Dünyanın tam ortasından geçtiğini hayal ettiğimiz ekvator çemberi ve yakın çevresinde, aşırı sıcakların olduğu, suyun az olduğu susuzluğa dayanımı çok olan bitkilerin seyrekte olsa bulunduğu İnsan tenlerinin koyuluğu nedeni güneş ışınlarının dik düşmesinden aşikardır.
Kuzey yarım küreden mesela Eskimo insanlarının buraya adapte olabilmeleri oldukça zor. Kutuplarda kardan buzdan soğuktan başka bir şey yok. Adamlar kardan İglo evlerde yaşıyorlar.
Bir diğer örnek: Çim alanlarında kullanılan Cynodon Dactylon  (Köpek Dişi Ayrığı) yani Bermuda çimi bile ekvator çizgisinin  üstüne ekildiği zaman  soğuklardan kendini korumak için  kışın uykuya yatar. Dormansi denilen bu olay neticesinde yazın yemyeşil olan alanlar kışın saman rengine bürünür.

____/
Biliyoruz ki  yaşadığımız dünyamızda farklı iklimler var.
Karasal, tropikal vesaire.

____/
Yurdumuzun bulunduğu konumu, tıpkı dünyanın güneşe uzaklığı kadar yaşanılabilir olması.
Ne çokça aşırı  kronik çöl sıcakları var nede çokça kronik kutupsal buzul soğukları var.
Kasırgamız bile yok mesela...
 Aynı anda: bazıları yağmur altında asi nehirlerde  kano binerken, bazıları zirvede kayak yapabiliyorken bazıları yine aynı anda kumsalda güneşlenip yüzebiliyor mesela.

____/
Akdeniz iklimi görülen ülkelerin en şanslı ülkesiyiz bence.
Karasal iklim yaşayan Almanya'dan daha fazla güneşimiz var... 
Ancak adamlar yüzde otuz enerjiyi güneşten sağlıyorlar.

Kıyı karşımız Yunanistan'la aynı iklimdeyiz.
Bakır çay havzasında ki pamuk kalitesi dünyaca biliniyor.
Yahudi iş adamları yarı yarıya  Yunan pamuğu ile Türk pamuğunu karıştırıp dünyaya 'TÜRK PAMUĞU' diye pazarlıyorlardı !
Hoş pamuk ta artık sözleşme ile ekiliyor.

____/
Tarihi eser desen...
Katoliğidir,Protestan'ı ve Ortodoksudur: kendi ülkelerinde azizleri var. Bizde ki gibi  o, Azizlerin türbeleri de var. Oralarda dualar ediyorlar. 
Hatta Brezilyada kocaman kolları iki yana açık İsa heykeli dikmişler inançları doğrultusunda.
Abim, ablam dünyada bilinen İsa'nın gerildiği çarmıhın üç parçasından biri bizde.
Demre'li Noel baba bizde.
Bülbül dağında İsa'nın annesinin ikamet ettiği  Meryem Ana Ev'i bizde.
Diğer tarihi yerleri yazmaya zamanım yetmez.

____/
Neredeyse dört tarafında ki sınır komşularımızda Petrol doğal gaz fışkıran konumda olup, yurdumuzda bu yeraltı zenginliklerinin olmaması düşündürücü !
Diğer madenleri yazmayacağım. Başta Bor olmak üzere !

____/
Fındığıdır, fıstığıdır zeytinidir ve diğer tarım ürünlerini varın siz kafanızda canlandırın.
Fındık demişken: Dünyanın en kaliteli fındığı bizde.(İspanyollar çatlıyor) Fındık alım fiyatlarının belirlendiği "Fındık borsası" İsviçre de. Neden ?  

...

Başa dönelim şimdi...

____/
Dünyamız güneşe Merkür gezegeni gibi yakın olsaydı cüceleşir kavrulurdu.
Dünyamız güneşe Uranüs gezegeni gibi uzak olsaydı buz kesilir donardı.

____/
Konumumuz  bakımından yurdumuz dünyanın göbeğinde olsaydı ne bahar bilirdik nede serinlik.
Konumumuz bakımından yurdumuz dünyanın çatısında yada tabanında olsaydı. ne yaz bilirdik nede doyurucu sıcaklık.

____/
Medeniyetlerin pırlanta olduğu topraklarda yaşıyoruz.
Tarihte en fazla değişik başkentin kurulmuş olduğu  Anadolu'dayız.
Tıpkı İtalyanlar, Yunanlılar İspanyollar, Fransızlar gibi  bizde 1071 den beri "Akdeniz insanlarıyız."

Bizdeki Osman ile,
Aynı konumda aynı işte çalışan bir İtalyan adam Onorino,  aynı model aynı marka arabayı Bari'de (bizde ki fiyatından) yarı fiyatına satın alabiliyor.

Bizde ki karı koca Osman ve Ayla ile 
Aynı konumda olan Yunanlı karı koca Narkis ve  Halina bırak, hafta sonları bir yerlerde baş başa yemek yemeği; yıllık izinlerinde neredeyse her sene başka ülkelerde tatil yapıyorlar...

Bizde ki karı koca Osman ve Ayla'nın emekli Anne yada Babalarının yaşamlarını, 
Osman ve Ayla'nın çocuklarının gelecek kaygılarını yazmaya kalksam sizin düşündüklerinizden eksik kalır, bu konuyu sizin hayal dünyanıza bırakıyorum.

____/
Bereketli topraklardayız...
Kuru soğana muhtaç olduk 2019 da!
Yer altı yer üstü madenlerimiz var...
Elektriğe tonla zam verildi!
Zam zam zam...

Yurdumuzda yaşamak için  konum müsait, iklim müsait !
Yörüngeden çıkmış bazıları var ki içimizde.
Onların ekseninde savrulup günü birlik AN'ı birlik yaşamaya çalışıyoruz!
O eksenin merkezinde ki *kara delik bir gün çökecek ve hepimizi peşi sıra yutup yok edecek.
İşte o zaman...
Dua edilen türbelerimizin  yanına Aziz türbeleri de türeyecek !
Belki Bülbül dağının zirvesine daha ihtişamlı kollarını iki yana açmış İsa heykeli dikilecek !

Yer altı yer üstü madenlerden, tarım ürünlerinden  endişe edecek bir konu yok...
Taksit taksit zaten hepsi yabancıların eline geçti...

Gel de bunların gölgesinde yarım aklımla  iki harfi düşmüş klavyemle : sanatı yaz, uzay heyecanını yaz, Abidin Dino' nun çizemediği tablosuna  karı koca Osman ve Ayla'nın mutluluğunu motif olarak serpiştir satır aralarına.

İnanın yazması bile zor!

* Kara delik= Ekonomi

Levent ÖZCAN.

27 Eylül 2019 Cuma

DsErTBest Ekonomi.

1.Derdest Ekonomi. 2..Dert Ekonomi. 3.Serbest Ekonomi) ____/ Güzel bir Mozart’ın senfoni zil sesi. Alo... - Merhaba bey efendi ben Ayça, nokta nokta, Telefon hizmet şirketinden arıyorum. Aylık faturalarınız yüksek geliyorsa aynı hizmet karşılığı daha az fatura bedeli ödemek ister misiniz ? - Olur ? " Size özel" aylık şöyle böyle diye kampanya anlatılır. Kafana yatarsa telefon hattını değiştirirsin. ____/ - Rıza, nokta nokta marka deterjan - nokta nokta markette indirime girmiş fiyatı çok uygun! Aa bak dana kıymada da indirim varmış ! - Tamam. Yarın iş dönüşü seni alır çıkarız alış verişe ! Uzatmaya gerek yok. Aklınıza ama aklınıza gelen her hizmet sektöründe belirli dönemlerde özel kampanyalar olur. Bizde bütçemize göre bu kampanya indirimlerinden yararlanırız. Hatta ne acı ki, indirimlere göre bütçemizi ayarlarlar olmak zorunda kalıyoruz ! ____/ Evimiz için gerekli olan iki konu olmaz ise olmazımız ! Su: Şebeke suyunun tüm yurtta çoğunluğunu Belediyeler sağlıyor. Bütün şehir kapsamında olmayan henüz mahalle olmamış köylerimiz ise muhtarlık ve köy hizmetleri vasıtası ile su ulaştırabiliyor. Havadan sonra en temel ihtiyacımız olan şebeke sularını temizlik işlerinde kullanıyoruz. İçme suyumuzu ise marketlerden yada çeşit çeşit su markalarından satın alıyoruz. Şebeke sularının belirli bir tona kadar bedava olması insanlık adına sevindirici... ____/ Gelelim elektriğe: Elektriğin evimize gelebilmesi için iki ayrı şirkete ihtiyacımız var ! 1- Elektrik Tedarik Şirketleri 2- Elektrik Dağıtım Şirketleri. Kısaca: Elektrik Tedarik şirketi sadece enerji tedarik eder. Yani kablo koptu arıza oldu ile ilgilenmez. Elektrik Dağıtım Şirketi ise adı üstünde dağıtım yapar, arızaları onarır vesaire bakım işleri. Örnek vermem lazım... Antalya'da Osman serasında hıyar üretiyor. Hıyarları toplayıp paketliyor(Tedarikçi oluyor), nakliyeci Nuri'nin (Dağıtımcı oluyor) kamyonuna yüklüyor ver elini İstanbul haline hıyarlar, gibi. Elektrik Tedarik eden 10 büyük firma var.(Şimdilik) En popüler üretim kaynağı da rüzgar gülleri. Donkişot'un canavarları gibi dağ, tepe, tarla yel eken neresi ise diktiler devasa rüzgar güllerini ! Aşağıdaki şirketlerde dağıtım şirketleri. (Yakinen tanırsınız zaten) ADM Akdeniz Edaş Akedaş Aras Ayedaş Başkent Bedaş Çamlıbel Çoruh Dicle Fırat Gediz Kcetaş Meram Oedaş Sakarya Toroslar Edaş Trakya Uludağ Vangölü Yeşilırmak _____/ Faturada ilave edilen ödeme bedelleri gerçekten içler acısı Örneğin okuma bedeli ! Kardeşim millet uzayda fink atıyor. Uzay çağındayız. Uydularımız var tepeden okut sayacı ! Voyager 1 1977 yılında Nasa tarafından uzaya fırlatıldı. Güneş'ten 21 bin 447 milyar km uzakta, hala çatır çatır resim yolluyor. _____/ Konu dağılıyor neyse! Tüpte rekabet var dimi ? Telefon şirketlerinde de dimi ? Uçak biletinde, otobüs biletinde aklınıza gelen hemen ,hemen her şeyde dişe diş rekabet var dimi ? Yine örneğin asfalt kenarlarında ki benzin istasyonlarında bile çarşaf çarşaf benzinde, mazotta şu kadar indirim diye! Rekabet içindiler dimi ? _____/ Elektrik özelleşti dimi ? Elektriğin bir kısmını nereden elde ediyor bu şirketler ? Havadan ve sudan ! Hava ve su bizim için en elzem iki vazgeçilmezimiz ! Hava ve suyumuzu kullanıyorsunuz bari rekabet yapın be mübarekler. İnsanlarımız rahat nefes alsın biraz... _____/ Elektrik Tedarik şirketini seçme hakkımız da var, var ama rekabet yok. Ben değiştirmek istedim ancak Telefonuma gelen mesajı üstte okursunuz... Üç gün faturanın ödeme tarihi geçsin anında elektrik kesiliyor mu ? Kesmece rekabet Abi... Levent Özcan

14 Eylül 2019 Cumartesi

MELİSA PROJESİNDE FARE OLMAK !



Bayraktar
Demir
Tosunbey
Seval
Eminbey
İmren
...
Ayaş
Çorum
Ayla
Heybetli
Manastır
Alakır
Maniye
Bartın
Çanakkale
...
Uzayda ilk üretilen:
1996 Patates.
Daha sonraları,
Marul,
Buğday,
Bezelye,
Zinya çiçeği !
Vesaire örnek çok.
___/
Dibimizde ki Gürcistan’ın, Mars'ta şaraplık üzüm yetiştirme projesi bile hazır.

____/
Melisa projesi:
En basit ekosistem örneği.
Bir fare ve yosunlar.
Deney:
Uzay ortamı.
İzole bir kutu.
Farenin oksijene, yosunların karbondioksite ihtiyacı var.
Fare, yosunların karbondioksit alıp oksijen sağladığı havayı soluyor.
Yosunlarda farenin oksijen alıp karbondioksit sağladığı havayı soluyor.
Fotosentez için gerekli enerji de bir ampulden sağlanıyor.
Bu ilk aşama ve başarılı sonuç alındı.
Daha sonraki evrelerde azot fosfor potasyum ve fare için gerekli besinler devreye sokulacak.
Yer İspanya.

____/
Bulunduğumuz Güneş sisteminde biz canlıları barındıracak bir gezegen kesinlikle yok !
Ne galaksimizde var nede Hubble teleskopunun ulaşabildiği diğer galaksilerde de.
Farz edelim ki bulduk.Bu teknoloji ile o uzak mesafelere ulaşmamız insan ömrü için imkansız !

____/
1 kilogram gıdanın uzaya çıkmasının maliyeti 10 Bin dolar !
Bunu NASA söylüyor.

____/
Uzaya millet ha bire bir şeyler fırlatıyor. Adamların yeni gezegen bulsalar bile oraya gidecek durumları yok.
Menzile varamadan zaten 2-3 nesil geçer.
Örnek: Uzay gemisine 2 çift karı koca binecek.
Yolculuk devam ederken Uzayda çocukları olacak.O çocuklar evlenip çocukları olacak.O çocuklar da evlenecek uzun hikaye anlayacağınız.

____/
Lafı evirip çevirmeyeyim !
Abi adamların uzayda dans ettiği tek şey uzay madenlerine ulaşmak.
Ve ulaşmışlardır da zaten.
Madenleri çıkarırken, uzayda beslenme kaynakları oluşturarak dünyaya bağımlı kalmamak.

____/
Yukarıda ilk baştaki isimler, kendimize ait olan yerli buğday çeşitlerimiz.
İkinciler ise kendimize ait yerli domates çeşitlerimiz.
Bırak buğday yetiştirmeyi saman ithal ediyoruz.
Domates için de acı gerçek: yerli tohum satmak yasaklandı. (Yıl 2006)

____/
Gelelim Melisa Projesine:
(Kendi adıma yazıyorum.)
Bu projede ki
Tıpkı fare gibiyim.
Besinimin çoğu ithal !
Yosunlar da ORMANLARIMIZ.
Varın siz tahmin edin bu projenin sonunu !
...



Levent Özcan.

1 Eylül 2019 Pazar

NEYY BARIŞ MI ?

Görüntünün olası içeriği: yazı

Fikir :
1943 yılında Moskova, Tahran ve Kahire'de çıkmıştır.
( İkinci dünya savaşının en kanlı en çatışkan yıllarıdır.)
____/
Fransa, Çin, Birleşik Krallık (İngiltere), ABD, SSCB temsilcilerinin ortak imzalı taslak kararıdır.
(Hepsinin şey korkusu vardır.)
Almanya, İtalya, Japonya, Avusturya'nın olmadığına bakmayın !
Onlar o yıllarda karşı düşmandırlar.
____/
Savaş sona ermiştir.
Tarih: 24 Ekim 1945'te
1943 yılında ki taslak hayata geçer ve ' Birleşmiş Milletler ' Amerika şehri San Francisko'da kurulur.
Şuan Merkezi Newyork'tur.
____/
1943 yılında taslağa imza atan beş ülke, mutlak veto yetkisine sahip değişmeyen daimi üyedir.
(SSCB: Rusya olmuştur.)
____/
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1981’deki 57. birleşiminde, “Genel Kurul’un açılış günü olan her eylülün üçüncü salı gününü”nü “Uluslararası Barış Günü” ilan etmiştir.
Daha sonra barış günü " 21 Eylül" e sabitlenmiştir.
Asıl dünya barış günü, Barış çanının çalındığı 21 Eylüldür.
____/
Alman'ların Polonya'yı işgal ettiği 1939 yılının 1 Eylülünü eski SSCB ve Varşova paktı üyeleri: Barış günü olarak kutlamaktaydı...
Böylece 21 Eylül günü de yine "barış günü" kutlamaları sosyal medyada bolca paylaşılacaktır..
Bakalım şimdi : " Barış günü " ilan eden Birleşmiş Milletlerin mutlak veto hakkına sahip beş daimi ülkesinin BARIŞ karnelerine..... !
____/
Kim var ?
Yeni kıta da, Kızılderilileri, Eskimo'ları katleden: Kanada'yı sömürge yapan,
Cezayir'de Müslüman kadınları soyan, facebook'luk resim çeken askerleri olan,
Misyonerler aracılığı ile Hristiyanlaştırma ayaklarına, Afrika'nın batısı ve güneyinin madenlerini emen,
Zenci kabileler arasına nifak sokan (hala devam ediyor) savaştıran dünyanın ikinci sömürgeci ülkesi :
FRANSA...
____/
Kim var ?
Hanedanlar ülkesi, Doğu Timur da Türk'lere "Çin İşkencesi" uygulayan,
katleden
ÇİN....!
____/
Kim var ?
Sıcak denizlere inme hevesinden asla geçmeyecek,
Daha dün Kırım'ı işgal eden,
Geçmişin de:
Sibirya buzullarında nice Türkmen, Azeri, Gürcü katleden,
Sürgüncü devlet !
Kafkas Çoğrafyasının katili, Kafkas'ların ve Asya'nın maden kabadayısı:
Şimdi Suriye'de de petrol bekçisi....
RUSYA....!
____/
İngiltere ve ABD'nin sömürmediği,
Savaştırtmadığı ülke var mı ?
Adamlar bırakın ülkeleri savaştırmayı, mezhep savaşlarına kadar indirdiler sömürmeyi !
Tek endişem çıkar için, mahalle kavgası bile çıkarabilir olmaları.
- Yaparlar mı ?
- Gözünün yaşına bakmadan dünür, dünürü bile; kanlı-bıçaklı yaparlar takıları çalarlar sonra da barıştırırlar Abi !
Yeter ki para kokusu alsınlar....
Kan kokusuna alışık bunlar.

BEN
TEK
BİR
BARIŞÇI ......
" YURT TA BARIŞ, DÜNYA DA BARIŞ " diyen,
MUSTAFA,
KEMAL,
ATATÜRK'ÜMÜ
TANIR
VE
DE
SAYARIM....

Yemişim sizin, ÇAKMA barış GÜNLERİNİZİ...


Levent ÖZCAN
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...