Cumhuriyet şiiri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Cumhuriyet şiiri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Ekim 2021 Cumartesi

KOMİSYONCU

 hani diyorsun ya rüstem abi sen

ben yurdun her iline ulaşırım.

ve hatta yabancı şehirlere.


sen anadolu bozkırında

dolandın mı

karış karış

soluklandın mı sakaryanın 

kıyısında


sen misal rüstem abi

karadenize paralel

uçarcasına  serçe kanatları hızında

samsun kastamonu amasya sivası erzurumuydu

ve bulundun mu

umut dolu ankara da


sen ki rüstem abi hep gürlersin ya

sen oraya o buraya 

sen in o binsin

o gitsin bu gelsin

sen hiç  rüstem abi söyle 

sen hiç bulundun mu çanakkale içinde


ve rüstem abi sen kıvrıla kıvrıla

ama hiç debi kaybetmeden bir çırpıda

kütahya afyon uşak manisa aşıp

mendereslere  gedizlere karışıp

izmire ulaştın mı

poyrazı kovalayıp

imbatı karşıladın mı

abi sen kordonda


sen bir bakıma diyorsun ya

ben beslerim

ben giydiririm

ben içiririm 

böbürleniyorsun
ya 

her konuşmanda

ileri geri

sen elinde telefonuyla

lider nakliyatta 

komisyoncusun be abi


Levent ÖZCAN


22 Aralık 2020 Salı

masal


Bir doğru varmış dün
O doğru yalanmış meğerse bu gün.
Masal tekerlemesi
Bir varmış bir yokmuş gibi.

İyi olan şeyleri
hafife almakmış
Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde diye
Yalanlara başlamakmış

Hiç bir zaman uz gidemeyen
Hep azla yetindiren
Ceylan kuş ağaç orman
dere tepe düz giden

Develer tellal iken
Kaf dağının ardında biz hayallerdeyken
Tıngır mıngır bizleri uyuturken
Yorgan yakmadığımız pireler
Şimdi, hayal bile etmedikleri yerdeler

Azınlığın sonunun mutlu  olduğu bu masalda
Kusura bakmasın hiç kimse
Onlar ermiş muradına
Ben şahsen çıkamayacağım kerevetine. 

Levent ÖZCAN

29 Kasım 2020 Pazar

Nallı Arap Said.(Dikili Zeybeği Sözleri)

benzemez teni
                tütüne
benzemez şivesi
                egeye

yüreği kırmızı
atmaz öz yurdunda

limandan açılır
kefaller peşine
bir gözü ağlarda
bir gözü düşmandadır

zeytin siyahı teni
fark edilmez geceleri

koşar kozak yaylasına
düşmandan haber verir
koşar kozak yaylasına
dikiliden haber verir

afrikalı said
inanmıştır kurtuluşa
gerekirse çarpışır
efeler safında
gerekirse çarpışır
mustafa kemal yolunda

hain düşman değildir
said ihbar edilir

yakalanır limanda
nal çakılır ayaklarına

ser verir sır vermez
satmaz anadolusunu
nalla yürütürler
umursamaz ölümü

sülüklü çeşmede
verir son nefesini 

Levent Özcan



15 Kasım 2020 Pazar

KASIM...

yıllar
onsuz değildir
kasımlar
tek yetimdir
onuncu gün
özleme çentiktir

devrimleriyle
fikirleriyle
karanlıklar
boşluk değildir.

nerede 
doğdun sen
nerelere
geldin sen
canın yitimine
dünya servetine
cumhuriyet verdin
sen bize

devrimleriyle
fikirleriyle
karanlıklar
sonsuz değildir

Levent ÖZCAN
(Atatürk Türküsü zeybeği)


Gelir mi ?

belki bir gün yine biri çıkar gelir.
umurunda istiklal, yüreğinde millet.
belki bir gün !
çocuklarda bayram
kadınlarda medeniyet
halkında efendilik
gençlerde umut olur.
bir şeyler içer...
fincanda hatır,
kadehte hüzün,
sigarada efkar kalır.
bir gün...
bedeni yitip gider bu dünyadan,
gözlerden yaşlar akışır.
emaneti cumhuriyet, mahşere uzanır..


Levent ÖZCAN

14 Ağustos 2020 Cuma

vatan için .....

 En ön saflarda görünüp

Mevki Makam kapma teşalında !

Yangın yerinde...

Habire methiler göverterek

İhale kapma Çabasında !

İşgalcileri hoş tutup onları hoşlayıp

Efsunlar, hurefler içinde

DEĞİLLERDİ !

Tek sermayeleri Canlarıydı

Mevzubahis VATANDI..


Ruhları ŞAD olsun.

Levent ÖZCAN


28 Haziran 2020 Pazar

Yaşattıran yaşanmışlıklara.

Bazı kabirler vardır.
Baş ucu taşı yıkılmış sökülmüş.
Bazı anıtlar vardır..
Devran değişmiş önemini yitirmiş.
Kaidesinden sökülüp atılmıştır.
Bazı adamlar vardır.
Ölür kabire sığmaz.
Bazı adamlar vardır.
Anıtları fikirleri karşısında cüce kalır.
Bir adam vardır tam bağımsızlık, özgürlüktür.
Ne topraktadır fikri.
Ne heykeldir devrimleri.
O mu ? O, kim midir ?
O yüce insan: Mustafa Kemal Atatürk'tür.

Levent ÖZCAN

26 Mayıs 2020 Salı

İNSAN HAKKI

asgari ücret alanlar
avrupaya küfür edeceğineze
oradaki muhadilinin aldığı aylık ücreti
hükümetinden iste

emekli  kıt kanaat geçinenler
dış güçler ey batı diyeceğine
orada ki emeklilerin refahını
hükümetinden iste.

pırıl pırıl gençler genç kalanlar
anlamadığın halde sırf tiz bas olsun diye
porşe görünümlü doğanda kültür yok edeceğine
hükümetinden kendin olmayı iste

asgari ücretliyiz
kötünün iyisi örnek alınmaz.
iyinin en mükemmeli örnek alınır.
sen semtten semte gezemezken
avrupa da çalışana dünya yetmez.

emekliyiz.
sen sonbahar de ben rahatlık diyeyim.
kaygın evlattan toruna geçmişse
üç kuruş indirim takibindeyken sen
emekli amerikalı liman liman okyanus seferinde.

(eskiden kese kağıdı file dolmuyor diyorduk
şimdi kasada poşet bile  para.)

genciz...
bağlamayı arabeske monte ettik
jöleyi bırak saçlar rep ritimli
özenti anladığın, uyguladığın kadar medeniliktir.
kültür üretmektir, tüketmek değildir.

hükümetlerin asli görevi:
halkının refahını yükseltmektir.
yol yapmaktır,
hastahane yapmaktır,
güvenliği sağlamaktır.
sosyal yardım yapmaktır.
...
(insan hakları bildirgesi:
1nci maddeden son madde fıkrasına kadar diyor.
bu hizmetler lütuf değil
mecburi bir hizmettir.)

Levent Özcan

25 Mayıs 2020 Pazartesi

Baş öğretmen...

Çanakkale içinde
  Gerekirse Vatan için "ölmeyi" öğretti.

Samsuna ayak bastı.
 Memleket İşgaldeyken, "kurtuluşu" öğretti.

Ankara da halk oldu.
 Hür irade ile "egemenliği" öğretti.

Afyon'un ovasında,
 Mazilerde unutulan,"zaferi" öğretti.

Saltanatı bitirdi,
 Yeni "Türkiye Cumhuriyetini" öğretti.

Her şey bilimle dedi.
Devrimler ardından "aydınlanmayı" öğretti.

"Türk Milleti zekidir."
"Karakteri yüksektir."
"Milletim çalışkandır."
Halkını hep sevendi.
Bizleri hep yüceltti.
Atam çok şey öğretti.
Tek uşaklığı "öğretmeyi" hiç düşünmedi!

SEVİLİYORSUN ATAM...


Levent Özcan

31 Aralık 2019 Salı

GÜN AYDIN


Sabahın bir anlamı olmalıydı.
Doğdun.
Aydınlandım.
Aydınlığının bir etkisi olmalıydı.
Üşüyordum.
Isındım.
Yitiminin bir değeri olmalıydı.
Kocaman adanın ardında yavaşça kayboldun
Hüzünlendim.
Ağladım.
Ayın görselliğinde,
Aydınlığının yüzünü gördüm.
Romantik oluverdim
Aşık oldum.
Ay da gitti.
Gözüm kapandı.
Yıldızlar söndü.
Uyudum.
Rüyamda seni gördüm.
Heyecanlandım.
..
Bak uyandım.
Yine yepyeni bir sabah...
Hoş geldin GÜN AYDINIM..

Levent Özcan.


23 Aralık 2019 Pazartesi

ANMA



Menemen- Anma Töreni.

Tören uygulaması. 
17 Yıldır şöyle.
İki adet Anma Programı vardır.
İlki Devlet Erkanı ve Yerel yönetim Erkanı ile yapılır..
Halkın bu programa katılması yasaktır. 
Üç yıl öncesine kadar özellikle Menemen Belediye Başkanının Törende konuşması yasaktı.

____/
Halksız yapılan ilk programdan sonra Yukarıda ki Şehitlik anıtına yaklaşık 2 km tırmanış-yürüyüşle ve sloganlar eşliğinde yoğun halk katılımıyla ikinci anma programı yapılır. Bu yürüyüşün en başında Menemen Belediye Başkanı İzmir Büyük şehir  Belediye Başkanı ve Sivil Toplum Kuruluşlarının yöneticileri bulunur.
...
Bakıyorsun Anıt kabirde de aynı uygulama.Halksız Devlet erkanı anması onun bitiminde yoğun katılım ile halkımızın anma programı.
....

Anılanlar kim ?
İlki halkın içinden çıkmış şehit olana kadar senin benim gibi bir insan olan Kubilay.
Şehit edenler kim? "Türkiye" ibaresinin ardından gelen "Cumhuriyeti" ne kasteden gerici yobazlar.
Kubilay kimdi ? O gün orada Türkiye Cumhuriyetini temsil eden bir asker-komutandı. Ne uğruna neden canı pahasına atıldı gericilerin üstüne ? Bir bütün olarak devleti için  dolayısıyla halkı için !

İkincisini anlatmaya gerek yok.
Aslında o ikinci de değil hep ilktir, Cumhuriyet tarihimizde.
Protokollerin içinde değil halkın içinde savaş alanlarında Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran ve 1938 yılına kadar yöneten Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK.

 Ne Cumhuriyetimizi kuran Atatürk nede Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasında canını veren kurtuluş savaşı şehitlerimiz başta olmak üzere bugüne değin Vatan Toprağı için toprak altında ölümsüzleşen her bir şehidimiz "Devlet erkanının" geleceği için  değil, TÜRK MİLLETİ-TÜRK HALKI  için bu uğurda şehit düşmüşlerdir.
Hepsinin alınlarında şimdi şuan AY-YILDIZ parıldıyor. Ruhları şad olsun.

"ONLARIN HİÇ BİRİ HALKIN İÇİNDE OLMAKTAN KORKMADILAR"

Levent Özcan.

5 Eylül 2019 Perşembe

BU YAZIYI BAZILARI (!) İYİ OKUSUN.



Meclis oturumu...
Kurtuluş savaşı şiddetle devam ediyor...
Yıl 1922.
Kürsüde konuşan: Mustafa Kemal...
Konu : (Savaşla uzaktan yakından alakası yok!)
Konu : Çocuklar ve gelecek nesiller !

____/
Milli eğitim müdürünün tertip ettiği, eğitim toplantısı.
Kurtuluş savaşı şiddetle devam ediyor...
(Hatta top sesleri Ankara'dan duyuluyor)
Yıl 1922.
Masada konuşan : Mustafa Kemal...
Konu : (Savaşla uzaktan yakından alakası yok!)
Konu : Eğitim ve eğitimde öğretmenlerin önemi.

-Toplantıda kadın öğretmenler de var.

Toplantı sonuna doğru haberci gelir,

Mustafa Kemal'e sürekli işaret eder "acil haber" diye.
Eliyle "dur" der, Mustafa Kemal.

Toplantıya katılan öğretmenlere başarılar diler.

Milli eğitim müdürünü yanına çağırır.
Eğitim müdürüne ; toplantıya kadın öğretmenleri de davet ettiği için teşekkür eder...
" Ancak " der. " Müdür bey, kendinizden şüpheniz mi var yoksa kadınlarınızdan mı şüphelisiniz ki kadınları ayrı erkekleri ayrı ayrı oturttunuz ! " der ve çıkar gider .

____/
Vahdettin Osmanlı'sından kalan sağlık sistemi de enkazdır.
Balkan savaşlarından beri aralıksız devam eden savaşlar en çok çocukları etkilemiştir.
Taze Cumhuriyetin ilk yıllarında yeni doğan her beş çocuktan dördü ! açlıktan yoksulluktan sağlıksız ortamdan ölmektedir.

____/
Resmi kuruluşu: Ankara Haziran 1921 !
Adı : (Belki de ilk defa duyanlar olacaktır);
Himaye-i Etfal Cemiyeti...
Bu cemiyetin konusu sadece çocuktur !

____/
Çocukların sağlığı, eğitimi, yetiştirilmesi konularında yoğun çalışmalar yapmıştır !

Anne ve babaların çocuklarının eğitimine, sağlığına dikkat çekmek için çeşitli dergiler çıkarmıştır.
Dergilerinden birinin adı da
" Gürbüz Türk Çocuğu " dergisidir.

Cumhuriyeti kuranların çocuklara ne kadar önem verdiğini anlatan bir ayrıntıdır bu dergi.

İyi eğitimli sağlıklı çocuk yetiştirmeye teşvik için:
hatta belirli dönemlerde Gürbüz Çocuk Yarışmaları bile yapmışlardır...



Makale yazarları arasında:

Behçet Kemal (Çağlar),
Falih Rıfkı (Atay),
Faruk Nafiz (Çamlıbel),
Reşat Nuri (Güntekin),
Yakup Kadri (Karaosmanoğlu),
Yusuf Ziya (Ortaç),

gibi ünlü yazarlar da vardır.



____/

Yeni doğan bebeklerin "bebeklik evresinde" mutlaka başına gelen i
iki olay....
Sarılık,ishal.....!
Şimdi ki doktorların bazıları önermese de !

O zaman ki çocukların metabolizmasına göre, şekerli su sarılığa ve ishale iyi geldiği için kullanılmaktaydı.

____/
Şeker dışarıdan ithal ediliyordu...
Ve Mustafa Kemal Atatürk ilk planda yine çocukları düşünerek:

26 Kasım 1926 da işletmeyi açarak ilk Türk şekerini ürettirtmiştir...

Neresi mi ?
Alpullu Şeker Fabrikası !

____/
Sağlıklı ve iyi eğitimli bir nesil için de Mustafa Kemal kadınlarımızı düşünmüştür !

Sağlıklı kafası rahat anneler, sağlıklı çocuklar yetiştirebilir felsefesi ile dünya ülkelerin arasında ilk sayılabilecek sıralarda Medeni Kanunu çıkarttırmıştır.

Yıl : 4 Ekim 1926 !

____/
Şimdi :
O dönemde yetişen nesillerin genlerini taşıyan torunlarının torunlarına:
Erkek çocuk-kız çocuk demeden tecavüz eden, çocuk yaşta kızı kendine kadın olarak alan gözü dönmüşler..!

____/
Şimdi :
O dönemde yetişen nesillerin genlerini taşıyan torunlarının evli kadınlarını:
göz kırpmadan boğazlayan caniler !

____/
Yarın devran dönecek !
Atatürk'ün kurduğu bu Cumhuriyet'te esameniz kalmayacaktır.

____/
Gözü dönmüş bazı sapkın yurtlara, vakıflara maddi imkansızlıktan dolayı yeni palazlanmış çocuklarını kaptıran:


EY TÜRK KADINI !
Çocuklarının üzerinden aynı zamanda bu sapkınlara para kazandırtan

EY TÜRK KADINI !
Mustafa Kemal ATATÜRK'ün sana bahşettiği yasal haklarını kullan.
Gıpta ile baktığın Kolejlerde sende kendi çocuklarının eğitimi için mücadele et.

Atatürk Cumhuriyetin de bir kadının ölümünün fitrat olmadığını özümse.

İnsanlığını yaşa !
Kadınlığını yaşa !
Yaşamını sürdürürken !
Evladının ve kendinin yaşam hakkını asla kimselere teslim 
etme !


Dünya da tek olan;

(Bir zamanlar senin de olan:
23 NİSAN Çocuk bayramına
Başın dik gururla katıl.

(Bir zamanlar senin de olan:
23 NİSAN Çocuk bayramına,
Çocuğun yanında huzurla güvenle katıl.

Çünkü bu bayram önce sana,
Sonra çocuğuna,
Yarınlar da torunlarına

Mustafa Kemal ATATÜRK'ün
karşılıksız hediyesidir.

SAKIN UNUTMA !


Levent ÖZCAN

31 Ağustos 2019 Cumartesi

30 AĞUSTOS ZAFER VE ATATÜRK ŞİİRİ


doğdu bir ressam gibi,
sarı saçları aydınlık güneşi
gözleri evet gözleri
üç taraf çevreli masmavi denizler çizdi

çocuk oldu oyunlar oynadı
kırlarda koştu
elinde boş teneke düşman kovalar gibi
kargaları ürküttü bakla tarlalarında

okullu oldu yazdı okumayı bildi
bir adı vardı
ikinci adını da aldı
olgunluğa ulaşıverdi

genç oldu kanı kaynadı
canı yandı yurdunun düşüşünden
fikrinde devrimcilik
harbiyeli asker oluverdi

isyan direniş emperyalizme karşı bir haktı
bedevi oldu komutan oldu
trablusgarptan filistine
sürgün yedi filistin den suriye ye oradan doğu cephesine

imzasını attı
boğazlanmaya bir boğum kala
kocaman
çanakkale destanında

asi oldu bazılarına göre
günlerce kez binlerce kez kellesi koltukta
samsuna ayak bastı
geriye dönmeyi hiç düşünmemecesine
kanı canı pahasına memleket sevdasına

sıfırlandı bir gecede en sevdiği mesleği
sivil oldu kongre oldu
kalpak giydi
kuvayi milliye ruhuyla
can verdi
gün be gün çürüyen ulu vatan çınarına

sayısız vilayetten çeşit çeşit fikirler
örümcek ağlı camı çerçeveyi silmek yerine
söküp atıverdi hürriyetsizliği
yenilmişliği ezikliği
ortak akıl memleketti
Türk ün yüce meclisini açıverdi

düşman kapıda hatta içeri girdi
ramak kaldı an be an bıçak eti kesti kemiği deldi
başkomutan oldu kurtuluş'un baş rolünde
ya istiklal ya ölüm dedi

her şeyin yoksuluydular
memleket sersefil
gördü anaları gördü gözleri kadınları
koynunda omuzunda kucağında bir bebek taşır gibi
gördü gözleri sımsıkı sarılı cephaneleri
döndü iki damla ağlayı verdi

çocukları gördü
babasız dedesiz atasız
küçücük bedenlerinde savaş kocaman bir yorgunluktu
anne avuçlarında avuç içleri ısınırken
memleketin karış karış siper yollarında

yüzleri üşümüş soğuk
gözleri renksiz ve donuktu

genç askerlerini gördü
matarada su
karavana da yemek yok
aç ve bil aç
en önemlisi kütüklük te mermi yok
ancak damarda dolaşan kan asil mi asildi Umut çok umut çok
umut ucu savaşmaktan körelmiş süngülerindeydi

ares oldu gümbür gümbür
tanrlar zengini antik yunan torunları üstünde
olimpos ta değil ama
koca tepe de savaşın senaryosunu yazdı
ve savaşın sanatını icra etti
afyon ovasının kocaman perdeli sahnesinde

bırak yunanın galip gelmesini istemeyi
yunanca ege bile demedi
kabullenemiyordu o denizin yunan ismini
ordular ilk hedefiniz akdenizdir dedi
ve akdenize ulaştı masmavi gözleri

9 eylül'de yedi düvelle
tebaayı da denize döküverdi.
o zaman çiçek yoktu izmir in dağlarında ama tohumları filizlenmişti
gerekmedikçe savaş savaş bir cinayettir dedi

komünizm saltanat tek adamlık
her bir rejim elinin altında
hepsine muktedir iken
yumruğunu masaya vurdu hepsini ezdi
yarın Türk Cumhuriyetini kuruyoruz dedi
işte o an dünya üzerinde dünya gözünde
asrın lideri oluverdi

açlığı acıya çok katık etmişti milleti
köylü milletin efendisi tarım dedi
yokluğu yoksulluğu öğrenmişti
cehaleti hurafeye görmüştü çözmüştü
okul dedi fabrika dedi
Türk öğün çalış güven dedi

Türklüğünü hiç gizlemedi
Türklüğünden hiç yerinmedi
Türk halkına hep değer verdi yüceltti
Türk milleti zekidir
Türk milleti çalışkandır dedi

kimi kağnı ile kimi sırtında cephanesini yavrusu bellemiş
kurtuluş taşıyan savaş kadınları geldi aklına
anadolu nun öksüz yetim üşümüş solmuş
savaş çocukları geldi aklına
genç askerleri ve
tazecik emaneti geldi aklına
medeni kanun
23 nisan çocuk 19 mayıs gençlik dedi
ahde vefa zamanıydı şimdi
çekilen acıların bedellerini onure ediverdi

ebedi ayrılık Allahın emri
ölüm hak miras helal
tüm servetim Türk milletinindir dedi
zaten adam gibi adam dı
o andan sonra fikirleriyle devrimleriyle
nice kalplerde ÖLÜMSÜZ DÜNYA LİDERİ oluverdi



Levent ÖZCAN
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...