Emekçi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Emekçi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Ağustos 2019 Cumartesi

ÇARIKLI İKTİSATÇILAR


(Çiftçi, 
Tüccar, 
Sanayici,
İşçi.
Toplam 1135 kişi.) 

// Dış sermayeye tabi ki kapımız açık, onların güvencesi devletimizdir ancak risklerinin asla jandarması olmayız //
........
Lozan görüşmeleri de var aynı tarihlerde ki Osmanlı borçları konusunda anlaşmazlıktan dolayı ara verilmiş. 
'Ödemeyiz' demiyoruz ama ipe sapa gelmez konularda karşımızdakiler diretiyor.

Hani yok, 2023 yılı gelince: Musul-Kerkük petrollerinden bize yüzde bilmem kaç pay verilmeye başlanacak gibi gizli anlaşma metinleri var gibi hikayelere inanmayın !

Düşünün masada oturanlar arasında Japon delege heyeti bile var. Her şey apaçık.Lafın kısası, dünyanın gözü önünde Lozan devam ediyor.

Anlaşılmayan konulardan biride şu: 
Borçlar Osmanlı döneminde Fransız Frangı olarak alınmış ama uyanık İngilizler geri ödemenin İngiliz Sterlin'i olarak yapılmasında diretiyor.(Fransız Frangı o aralar tabanda seyrediyor) İsmet Paşa'nın direnmesi sonucunda avuçlarını yalıyorlar tabii.

(Çiftçi, 
Tüccar, 
Sanayici,
İşçi.
Toplam 1135 kişi.) 

Altına imza attıkları bazı maddeler.
(Lütfen dikkatlice okuyunuz)

!


* İşçilerin çalışma saatleri düzenlenecek ve sendika hakkı tanınacaktır.
* Amele yerine işçi kavramı kullanılacaktır.
* Yerli üretimin geliştirilmesine çalışılacaktır
* Çiftlik-okulları açılacaktır.
* Memleketimizde yetişen ürünler ithal ürünlere karşı korunacaktır. 
* Sanayiciye kredi sağlamak amacıyla bir banka kurulacaktır.
* LEKESİZ İTHALAT YAPILABİLECEK !
* LÜKS İTHALATTAN KESİNLİKLE KAÇINILACAKTIR !
Bu bence en onur verici ekonomik disiplini olan madde ki harfi harfine aktarıyorum:
--Ekonomik gelişmeye katkısı olmak koşuluyla ! yabancı sermayeye İZİN verilecektir.

Bu kararlar Lozan'da, tırışkadan maddelere itiraz edip ' Bizans oyunu' yapmaya çalışan emperyalist batı delegelerinin suratında bırak şamarı, bomba gibi patladı. Hepsinin suratlarında ki perişanlık 
İsmet Paşamızı bile keyiflendirmişti.
_________/

(Çiftçi, 
Tüccar, 
Sanayici,
İşçi.
Toplam 1135 kişi.) 

Dik duruşlarını bozmadılar.
Toplantıya yokluk içinde: yamalı pantolonla, çarıkla katılanlar vardı.
Ama karınları toktu, ve başları dimdik ve onur gurur doluydu. 
/
Başlarında ise ; 

// Dış sermayeye tabi ki kapımız açık, onların güvencesi devletimizdir ancak risklerinin asla jandarması olmayız //
Eğer olursak, Türkiye bundan başarı elde edemez, burasını esir ülkesi yaptırmayız.”
Diyen GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK vardır.

( Savaştan henüz çıkılmış) 
Yıl:
1923 
İzmir İktisat Kongresi !


(Çiftçi, 
Tüccar, 
Sanayici,
İşçi.
Toplam 1135 kişi.) 


Türkiye Cumhuriyet'i Ekonomi Tarihinde ' acı reçetesiz ' ekonomik kararların alındığı tek kongredir !

TAM BAĞIMSIZLIK BUDUR İŞTE.

8 Ağustos 2019 Perşembe

PUS

Kolomb'un ayak basmasından sonraları...
Fransız Kraliçesinin baş ağrılarına iyi geldi.
İlaç niyetine tıp kitaplarına bile girdi.
Ekimi dikimi yapılmaya başlandı. Bazı iklimlere adapte oldu.
Diğerlerinde tutunamadı.
Yaygınlaşmaya başladı çoğu ülkede.
Sonraları keyif veriyor,kafa yapıyor diye ruhban sınıfı tarafından yasaklattırıldı.
Yasak olunca daha fazla talep oldu.
Baktı devletler baş edemiyor vede acayip tatlı gelir vergisi var.
Kullanması serbest kaldı.
________________/

Bizde tarımı 100 yıl sonra Makedonya, Yenice, Kırcali ve Kavala'da yapılmaya başlandı.
Bizde de Fetvalar verildi, 'kitap yasaklıyor' dense de alınan vergiler yasakların önüne geçti.
Kırım savaşının giderlerini karşılamak için  Abdülhamit tarafından kabul edilen Duyunu Umumiye “Genel Borçlar” çerçevesinde işletmeleri Fransız Reji şirketine  verildi.
Tat bakımından, aroma bakımdan dünyaya nam saldı.
_________________/

Osmanlı son dönemlerini yaşıyordu. 
/
Mustafa Kemal Anadolu'da kurtuluş ateşini yakarken:
/
Saraya yakın zararlı hain dernekler yanında bir de, zararlı dış kaynaklı hain dernekler kurulmuştu.
Bunlar şunlardı:

1- İngiliz Muhipler Cemiyeti.
2- Wilson Prensipleri Cemiyeti. 
3- Kürdistan Teali Cemiyeti.
4- Teali-i İslam Cemiyeti.
5- Mavri Mira, 
                 ve daha bir çok HAİN dernek.
__________________/

Cumhuriyet Kurulmuş, Lozan masasından da ZAFER le kalkılmıştır.
Mübadele yapılmış. Özellikle Makedonya-Selanik-Kavala Muhacirleri, Mübadil edildikleri Anadolu'da  yanlarında getirdikleri tohumlarla tarımını yaygınlaştırmışlardır. 
_________________/

Şimdilerde Kotalanan kısıtlı alanlarda üretilip: dünyada  kalitesi düşük üretilenlere karıştırılıp dünya pazarına "TÜRK" ibaresiyle satılıyor.
/
Şimdilerde bazılarının  adları TÜRKÇE olsa da maalesef sahipleri TÜRK değil.
/
YURDUMUZDA FAALİYET GÖSTEREN yüzde% yüz  İNSAN SAĞLIĞINA ZARARLI ŞİRKETLER:
/
*British American Tobacco
*Dimon Jti
*Philip Morris 
*Imperıal Tobacco.....
  Ve Kore'den tut Suudi'li Vietnam'lı. Yunanlı ver birçok ülkeden şirket  var.
_____________/
Şimdi bana  paketine  "5 lira zam birden geldi"  diye hayıflanmayınız Milli-ci ! Kar-deş-lerim ?


Levent ÖZCAN.

DOĞMAK

__bilmek için
okumak gerek
_inanmak için 
_____devrimci
_____hak için
vasıfsız sermayedara 
mücadeleci olmak gerek

yağmur olmak gerek
_____can vermek için
orman olabilmek için
___fidan olmak gerek

upuzun gök olmak gerek
______özgür düşüncelere
faşist zorbalara ulaşsın diye
___________(meydanlarda) 
marşlara türkülere tını olmak gerek

________ve doğmak gerek
_emekçi anadan babadan
_anafikir solcu olabilmekte

_karanlıktan doğmak gerek 
iki damla saf çığlıkla karışık
__Bahşettiği Cumhuriyetinde
_(riyadan uzak aslına sadık)
ana fikir ATATÜRK'çü  olabilmekte

Levent Özcan

7 Ağustos 2019 Çarşamba

LOZAN'IN BİLİNMEYEN KONUŞMASI.




13 ncü yüzyıl.
İnka'lar..
And Dağları göbeğin de kurulmuş medeniyet.
Yönetim şekli teokratik devlet yönetim anlayışıydı.
Daha ilahi dinler buralara ulaşmamıştı !
Güneşe tapıyordu insanlar.
( O zaman da Güneş ile aldatılıyormuş insanlar)
_________
Sosyal sistem:
Köy ortaklık sistemi ile topraklar köy halkına ait olup her bir köylüye her yıl, eşit miktarda bu topraklar dağıtılırdı.
Para kullanmadıkları için belirli süre devlet işlerinde ücretsiz çalıştırılır vergilerini bu şekilde hizmet bedeli olarak ödelerdi.
Altın her yerdeydi ve mutlululardı. 

Ta ki 1532 yılına kadar.
İspanyol'lara direnen imparatorları Atahualpa vardı.İspanyol rahiplerin baskısıyla ve de katakullesi sonucu Donanma komutanı Francisco Pizarro tarafından öldürüldü.
İnka'lar tarihe gömüldü.
Altınlar Kiliselere taşındı.
_________

Heinrich Schliemann.
Yoksul papazın oğlu olarak doğmuştu
Paraya tapardı adeta...
Gel zaman git zaman.
Çok zengin oldu Almanya'da...
Yaşamında değişiklik olsun diye: Amerika'ya yerleşti.
Tarih okumayı severdi.
Homeros'un İlyada'sını sular seller gibi ezberledi.
Adam kalktı Amerika'dan, Çanakkale de ki Truva'yı buldu.
"9000 parçalık altın tarihi eseri" Yunanlı karısı ile çalıp kaçtı.
1870 yılıydı Adam en ünlü Arkeolog oldu. Bide çaldıkları yanına kar kaldı.

Bizimkilerin ruhu duymadı. Abdülaziz iktidardaydı.
__________

ZEUS.
Bir özel sözleşme imzalandı...
1- Arama alanında bulunan eserlerin:
-Üçte biri arazi sahibine,
-Üçte biri Saraya,
-Geri kalan pay da, kazıyı yapanlara kalacaktı.
Almanlar uyanıktı.
Akropol tepesini 3-5 kuruşa satın aldılar. Böylece Hisseleri çoğaldı.
Zeus sunağı parça parça uzun kağnı kuyrukları ile Bergama'dan Dikili limanına taşınır, oradan gemilere yüklenerek Almanya'ya kaçırılır.
Halk bu konvoyları Saraya şikayet etse de, Saraydan görevli bir paşa gelir:
- Mühim değil sadece taş taşıyorlar- der ve gider.

Zeus sunağını geri almamız söz konusu değil. Adamların elinde kapı gibi mukavele var !

İktidarda Abdülhamit vardır.

( 93 harbi tazminatlarını ödemek ve bazı saray yetkililerinin İngilizler'den aldığı rüşvet karşılığı Kıbrıs'ı İngilizler'e verdiğimiz yıllardır.)

----
Lozan İmzalanmış.
İsmet İnönü Vakur, tebrikleri kabul ediyor.
İngiliz Konferans heyetinden biri:
-Savaş alanlarında yenemedik Türkler'i ama bir gün topa tüfeğe ihtiyaç duymadan yurdunuzu işgal edeceğiz, bunu sakın unutmayın- demesi bile keyifleri kaçırtamamıştı.
________

İnka Altınları tesadüf coğrafi keşifler sonucu bulundu ve çalındı.

O zaman Teknoloji yoktu.

Adamlar şimdi şakgadanak uydudan bakıyor , Bitki örtüsünden toprak renginden sonarla tarıyor o alanlarda hangi madenler var yok biliyor.( And dağları zirvelerinde bakır madenlerini buldukları gibi)

Bir düz mantık...
Tarihte:
Medeniyetin ileri olduğu harabelerin etrafında mutlaka altın rezervleri vardır.
Bakınız Bergama-KOZAK.
Bakınız şimdi Çanakkale-KAZ DAĞLARI.
Korkarım yarın Selçuk'ta Meryem Ana Bülbül dağı kazılmasın ormanlar katledilmesin.!
Korkarım yarın ki paranın icat edildiği Manisa Sard etrafında ki dağlar siyanüre gark edilmesin !
Ve aklınıza gelen önemli harabelerin etrafını düşünün.....!

Teknolojin yoksa bari Tarihini oku...
Coğrafyanın önemini ezberle....
Sonuç: mış-muş hurafelerle oyalama milleti :
Atatürk'ün işaret ettiği Tarih-Coğrafya-Matematik kısaca ,Müspet bilim gerçeğinden ayrılma..

Levent Özcan

3 Ağustos 2019 Cumartesi

BEŞİ BİR YERDE





1- Karbondioksit çekeriz, Oksijen soluruz.
2- Kılcal köklerimizle topraklarınızı koruruz.
3- Yapraklarımız dökülür, mikro organizmalara besin oluruz..
4- Budanır dallarımız eşya olur, odun olur.Sinir sistemimiz yoktur acımaz kolumuz..
5- Fıstık gibi oluruz helvalar da tatlılarda kavruluruz
6- Polen oluruz, bal gibi de bal oluruz.
7- Kuş konar,Tilkiye kovuk, börtü böceğe ev oluruz.
8- İklim oluruz, yağmuru çağırırız.
....
Biz kim miyiz ?

 Çevrenizde gördüğünüz beşi bir yerde beş kardeşleriz. Tıpkı tokat gibi.

- Ben Kızıl Çam: Akdeniz de yaşarım Türk çamı diye tanırlar dünya da beni. Kızıl deseler de komünist değil ancak sosyal birliktelikler deyim !
- Ben Sarı Çam: Susuzluğa da gelirim killi tınlı toprağa da. Mütevazıyım ancak aptal sarışın değilim!
- Ben Kara Çam: İlaç desen bende,reçine desen bende. Kara dediklerine bakmayın her iklimin yeşil aydınlatanıyım!
- Ben Halep Çamı: Bakmayın Halep adıma ! Yurdunuzda mülteci tüketici değil, bilakis yurdunuzun milli nefeslerin denim ! 
- Ben Fıstık Çamı : Övünmek gibi olmasın fıstık gibiyim !

Sizler için önce hava sonra su sonra besiniz.

Altın için altımızı oyarsanız şayet.

Beş kardeş bizleri göremezsiniz ancak emperyalizmin şamarı beş kardeş tokat gibi iner: nefesinize suyunuza besinize.
Soğan gibi et gibi su da ithal edersiniz besin de...

ANCAK ?

Ya havayı ?


Levent Özcan.


30 Temmuz 2019 Salı

DÜNYA DENGESİ

Biyoloji.
Alt dalı genetik.
En basiti:
Mendel'in bezelyeleri !!!
Dominantlık yasası.
Benzerlik yasası.
Ayrılma yasası.
Faşist üstün ırkın,
Sermaye bildirgesi.
Ve sonuç...
Özü, kokusu, tadı değiştirmiş,
Organizmalar bereketi. (!)

İçine ettiniz meyvenin balığının sebzelerin.
Tohum Kartel sermayenin gözleri
Kanlı para paraaa.....
Köşede ki kasapta bile etler artik..
Mono hibrit klonlama.

Fizik.....
Alt dalı nükleer.....
Bir elementin kalbi.
Çok ince gördünüz: her şeyi...
Çekirdeğin,
Çevresinde.
Bir elementin proton, elektron meleklerini ayırdınız .
Devasal bir enerji elde ettiniz.

Atom bombası yaptınız.
Attınız.....
İnsanları yaktınız..
Yanmayanları da ,
Gama ışınları ile kanserlediniz...
İnsanlık yararı dediniz..
Nükleer santralerle,
Tüm canlıları katlettiniz.

Jeoloji.
Katman katman yer bilimi.
3 aşağı 5 yukarı 5 milyar yıllık bir dünyayı,
Petrol dediniz
Altın dediniz
Kömür, Bakır Maden dediniz..
Size sermaye olanı deldiniz.
Dünyanın anasını bellediniz.

Homeros'un İLYADASIN'DA,
Aşk vardı.
Diojen'in felsefesinde,
İnsan olmak vardı.
Srabonun çografyasın da.
Yepyeni dünyalara merhaba demek vardı.
Pisagor da her şey ,
Matematiksel gerçekti.
Galileo vardı mesela.
Yeryüzü yuvarlak dedi.
Kellesi gidip geldi.
Bir çok insanlık adına
Kuşları sevdi Paplo Neruda.
Vatanı sevdi memleketi sevdi Nazım Hikmet.
Toprak çanak,
Tahta kaşık.
Aç oldugun kadar doy doğadan, topraktan.
Bilim ..
Insanlık icin olsun.
Yoksa
Zengin azĺığın aclığı çok.
Ne kadar zengin az olursa bu dünyada.
Çok ama çok fakir olur her nefes aldığımız coğrafyada.

Levent ÖZCAN.

25 Nisan 2015 Cumartesi


Kara kalem çala kalem
İmzasını atmış takım adalar
Deniz üstüne...

Yüzüm batı
Gün batırmakta
Hüzünlerim...

Ardışık kelimelerde tapınırken hislerim,
Umut, yarını ve aydınlık geleceği doğurmakta,
Dünyanın öte yüzündeki emekçi kardeşime...

Ben paydostayım mesai bitimi.
Üç odalı, hayal yorgunu duvarlı
Barakadan bozma evimde...

Ben
Yıldızlar uçuruyorum,
Kiremitleri yosunlaşmış gökyüzünde...

Sen
Sımsıcak yatağından kalkacaksın,
Avuçlarındaki nasırlara bir halka daha ekliyorken...
Ben
Nasırlarımın sızısını unutmaya çalışırken uyuyakalacağım.


Sen
Hayaller kuracaksın
İşbaşı yaptığında...
Ya bir hastanede, ya elma bahçesinde ya pirinç tarlasında.
Ya da bir fabrikada...
Her nerede terini akıtıyorsan
Burjuvanın tezgahlarında...

Ben de ırgatsı düşler göreceğim.
Çoğu da kabus dolu olacak...
Borçlandırılmış karabasanlar
Rahat vermeyecek bana,
Horlamalar senfonisinde...
(Yattığım yatağımda)

Sen
Alın terini hemencecik belki
Buharlaştırıyorsun...
Umut kuyruklu, direnç kasnaklı,
Uçurtmalarla dolu dolu
Güneş yolluklu
Hayalleri uçuruyorsun,
Pürüzsüz, onurlu, mavi geleceğinde...


Güneş tenis topu gibi...
Emekçiliğimizin çizgileri
Belirlenmiş sömürüler sahasında...
Yediğimiz ayrıdır, içtiğimiz ayrıdır,
Dilimiz, dinimiz, ten rengimiz...
Aydınlıkları, umutları her yirmi dört saatte
Birbirimize teslim ederiz...
Ve
Sömürülmeyi de
Saygılarımla emekçi kardeşime...

Levent ÖZCAN
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...